TerraNova
New member
Samsun, Sinop, Kastamonu, Bartın ve Karabük’ta hafta başında başlayan sağanak yağış, kimi bölgelerde sele niye oldu. Bartın’ın Ulus, Sinop’un Ayancık, Kastamonu’nun Azdavay ve Bozkurt ilçeleri selden en epey etkilenen bölgeler oldu.
CHP Genel Lider Yardımcısı Ali Öztunç, CHP Küme Başkanvekili Engin Altay ve CHP’li milletvekillerinden oluşan heyet bölgede incelemelerde bulunuyor.
İncelemeler daha sonrası tespitlerine ait açıklama yapan CHP’li Altay, selin her yerde yaşandığını lakin yarattığı büyük hasarların niçinlerinin sorgulanması gerektiğini belirtirken, şunları söylemiş oldu:
“Devlet, selin yarattığı tahribatı, yaratabileceği tahribatı minimize etmek yerine maksimize etmek için üstüne düşen her şeyi yaptı, maşallah. Ayancık’taki selin bu kadar ağır hasar vermesinin bir tane niçini var. Dere yatağına yapılan tomruk deposu. Periyodun kaymakamı, bunun fazlaca yanlış olacağı konusunda itiraz ettiği için Ayancık’tan sürüldü. Görünüm bu biçimde. Ayancık’ta bu selde 20-30 bin metreküp, 50-60 kuturundaki tomruk, füze süratiyle Ayancık’ı deldi, geçti. Bunun bir sorumlusu olmayacak mı kardeşim.” dedi.
“Dere yatağına tomruk deposu yapmak hangi mantıkla, akılla izah edilebilir” kelamlarıyla eleştiren CHP’li Altay, şu biçimde konuştu:
“Bozkurt da birebir biçimde birebir zamandare yatağının göbeğine 8 katlı mesken yapan başın da kesinlikle sorgulanması lazım. 8 katlı bina dere yatağına yapılırken buna göz yuman kaymakamın da periyodun belediye liderlerinin da hesap vermesi lazım. Dere yataklarının kenarlarına konut yapılması kabul edilebilir ancak dere yatağının göbeğine konut yaparsanız bu sonuç kaçınılmaz olur. Sel, afet her vakit olur lakin, selin yaratacağı ziyanı devlet minimize etmek yerine maksimize etmek için her şeyi yapmış.”
CHP Genel Lider Yardımcısı Ali Öztunç ve CHP’li milletvekilleriyle bölgede inceleme yaptıklarını anımsatan Altay, şunları söylemiş oldu:
“Yörenin çocuğu olmamla birlikte CHP Küme Başkanvekili olarak, Ali Öztunç Genel Lider Yardımcısı olarak ilçe kaymakamlarıyla görüşemiyoruz, selamlaşamıyoruz. İlçe kaymakamlarımız, belediye liderlerine selam vermekten, telefon açıp irtibat kurmaktan korkar hale gelmiş. Bugün Ayancık’ta belediyemizin kurmak istediği çadırlar, gelen yardımları toplayıp dağıtmak emeliyle kurulmak istenen çadırların kurulmasına Ayancık’ta devlet müsaade vermiyor. Bu da diğer bir kepazelik, ayıp.”
“Çalışmaları engellemesinler yeter”
Altay, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın dün Kastamonu’nun Bozkurt ilçesinde Cuma namazı daha sonrası cami avlusunda yaptığı konuşmayı hatırlatarak şunları söylemiş oldu:
“Erdoğan’ın bu felaketi bir siyasi ranta çevirme çabasını de dün Bozkurt’ta içimiz incinerek gördük. Bozkurt’ta seçim, propaganda mitingi yapan Erdoğan’ın ayıbıyla da milletimizin vicdanını baş başa bırakıyoruz. Büyük bir keşmekeş, kaos, iletişimsizlik var. Ve tekrar ediyorum, Ayancık Belediyesi’nin çalışmalarını engellemesinler kâfi. Biz öteki bir şey istemiyoruz.”
Sel felaketinde yaşanan can kayıplarına ait Altay, şunları söylemiş oldu:
“Ne kadar kayıp, ölümüz, cenazemiz var, bilmiyoruz. Devletin bu hususta şeffaf olması lazım. Bozkurt’ta vatandaşları dinlediğimizde kayıp sayısının 1000’in üzerinde olduğu algısı çıkıyor. Bana orada verilen bilgiler 300’ün üzerinde kayıp müracaatının olduğu halinde. İçişleri Bakanı’na dedim ki, ‘bu bir terör saldırısı olsa bu konularda sayılarla ilgili toplumsal infial yaratmamak için tahminen temkinli olunabilir ancak bu bir doğal afet. Kaç kaybımız, kaç cenazemiz var bunu bilmek istiyoruz.’ Devletin verdiği sayılarla bizim orada gözlemlediğimiz sayılar hayli farklı.”
CHP’li Altay, can kaybının, açıklanan can kaybı sayısından daha fazla olduğunu söyleyerek, şöyleki konuştu:
“Kayıpların bir kısmı bulundu. Hepimizin bunun için dua ettiği, sevindiği bir sıkıntıdır. Umarız ve dileriz ki bütün kayıplara ulaşılır. İsteğimiz sağ olarak ulaşılır. Lakin devletin ‘mükerrer müracaatlar var, onun için bu sayılar yüksek konuşuluyor’ öne sürülen sebebini de kabul etmemiz mümkün değil. Orada AFAD, jandarma, 112 Acil, emniyet var. Kısacası devlet var. Devlete yapılan bütün müracaatlar tasnif edildiğinde Bozkurt ve Ayancık’ta ne kadar kayıp olduğunu herkes bakılırsacek, görmeli. bu türlü kamuoyunda Bozkurt’a giden herkes en az 1000 kayıp olduğu zannıyla Bozkurt’tan ayrılıyor. Orada ahalinin feryadı bu biçimde. Devletin sayıları epeyce düşük. Bu işin doğrusu şudur, devlet çıkacak, şu kadar kaybımız, şu kadar ölümüz, cenazemiz var diyecek. Nokta.”
CHP Genel Lider Yardımcısı Ali Öztunç, CHP Küme Başkanvekili Engin Altay ve CHP’li milletvekillerinden oluşan heyet bölgede incelemelerde bulunuyor.
İncelemeler daha sonrası tespitlerine ait açıklama yapan CHP’li Altay, selin her yerde yaşandığını lakin yarattığı büyük hasarların niçinlerinin sorgulanması gerektiğini belirtirken, şunları söylemiş oldu:
“Devlet, selin yarattığı tahribatı, yaratabileceği tahribatı minimize etmek yerine maksimize etmek için üstüne düşen her şeyi yaptı, maşallah. Ayancık’taki selin bu kadar ağır hasar vermesinin bir tane niçini var. Dere yatağına yapılan tomruk deposu. Periyodun kaymakamı, bunun fazlaca yanlış olacağı konusunda itiraz ettiği için Ayancık’tan sürüldü. Görünüm bu biçimde. Ayancık’ta bu selde 20-30 bin metreküp, 50-60 kuturundaki tomruk, füze süratiyle Ayancık’ı deldi, geçti. Bunun bir sorumlusu olmayacak mı kardeşim.” dedi.
“Dere yatağına tomruk deposu yapmak hangi mantıkla, akılla izah edilebilir” kelamlarıyla eleştiren CHP’li Altay, şu biçimde konuştu:
“Bozkurt da birebir biçimde birebir zamandare yatağının göbeğine 8 katlı mesken yapan başın da kesinlikle sorgulanması lazım. 8 katlı bina dere yatağına yapılırken buna göz yuman kaymakamın da periyodun belediye liderlerinin da hesap vermesi lazım. Dere yataklarının kenarlarına konut yapılması kabul edilebilir ancak dere yatağının göbeğine konut yaparsanız bu sonuç kaçınılmaz olur. Sel, afet her vakit olur lakin, selin yaratacağı ziyanı devlet minimize etmek yerine maksimize etmek için her şeyi yapmış.”
CHP Genel Lider Yardımcısı Ali Öztunç ve CHP’li milletvekilleriyle bölgede inceleme yaptıklarını anımsatan Altay, şunları söylemiş oldu:
“Yörenin çocuğu olmamla birlikte CHP Küme Başkanvekili olarak, Ali Öztunç Genel Lider Yardımcısı olarak ilçe kaymakamlarıyla görüşemiyoruz, selamlaşamıyoruz. İlçe kaymakamlarımız, belediye liderlerine selam vermekten, telefon açıp irtibat kurmaktan korkar hale gelmiş. Bugün Ayancık’ta belediyemizin kurmak istediği çadırlar, gelen yardımları toplayıp dağıtmak emeliyle kurulmak istenen çadırların kurulmasına Ayancık’ta devlet müsaade vermiyor. Bu da diğer bir kepazelik, ayıp.”
“Çalışmaları engellemesinler yeter”
Altay, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın dün Kastamonu’nun Bozkurt ilçesinde Cuma namazı daha sonrası cami avlusunda yaptığı konuşmayı hatırlatarak şunları söylemiş oldu:
“Erdoğan’ın bu felaketi bir siyasi ranta çevirme çabasını de dün Bozkurt’ta içimiz incinerek gördük. Bozkurt’ta seçim, propaganda mitingi yapan Erdoğan’ın ayıbıyla da milletimizin vicdanını baş başa bırakıyoruz. Büyük bir keşmekeş, kaos, iletişimsizlik var. Ve tekrar ediyorum, Ayancık Belediyesi’nin çalışmalarını engellemesinler kâfi. Biz öteki bir şey istemiyoruz.”
Sel felaketinde yaşanan can kayıplarına ait Altay, şunları söylemiş oldu:
“Ne kadar kayıp, ölümüz, cenazemiz var, bilmiyoruz. Devletin bu hususta şeffaf olması lazım. Bozkurt’ta vatandaşları dinlediğimizde kayıp sayısının 1000’in üzerinde olduğu algısı çıkıyor. Bana orada verilen bilgiler 300’ün üzerinde kayıp müracaatının olduğu halinde. İçişleri Bakanı’na dedim ki, ‘bu bir terör saldırısı olsa bu konularda sayılarla ilgili toplumsal infial yaratmamak için tahminen temkinli olunabilir ancak bu bir doğal afet. Kaç kaybımız, kaç cenazemiz var bunu bilmek istiyoruz.’ Devletin verdiği sayılarla bizim orada gözlemlediğimiz sayılar hayli farklı.”
CHP’li Altay, can kaybının, açıklanan can kaybı sayısından daha fazla olduğunu söyleyerek, şöyleki konuştu:
“Kayıpların bir kısmı bulundu. Hepimizin bunun için dua ettiği, sevindiği bir sıkıntıdır. Umarız ve dileriz ki bütün kayıplara ulaşılır. İsteğimiz sağ olarak ulaşılır. Lakin devletin ‘mükerrer müracaatlar var, onun için bu sayılar yüksek konuşuluyor’ öne sürülen sebebini de kabul etmemiz mümkün değil. Orada AFAD, jandarma, 112 Acil, emniyet var. Kısacası devlet var. Devlete yapılan bütün müracaatlar tasnif edildiğinde Bozkurt ve Ayancık’ta ne kadar kayıp olduğunu herkes bakılırsacek, görmeli. bu türlü kamuoyunda Bozkurt’a giden herkes en az 1000 kayıp olduğu zannıyla Bozkurt’tan ayrılıyor. Orada ahalinin feryadı bu biçimde. Devletin sayıları epeyce düşük. Bu işin doğrusu şudur, devlet çıkacak, şu kadar kaybımız, şu kadar ölümüz, cenazemiz var diyecek. Nokta.”