TerraNova
New member
Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Lideri Ali Babacan, partisinin İstanbul Sultanbeyli ilçe kongresinde konuştu.
“Açlığa, yokluğa karşı ‘Bu istiklal savaşıdır, Nas’tır’ diyerek bu milletin tertemiz hislerini istismar edenlere soruyorum” diyen Babacan, şu satır başlarıyla şunları söylemiş oldu:
“Yerini hatırlıyorsanız elinizi vicdanınıza koyun. Ülkemizde yaşanan sıkıntıların kaynağı dışarıda değil. Devletin boşalan kasalarının, vatandaşın boşalan ceplerinin niçini dış mihraklar falan değil. Bu yaşananların bir tek sorumlusu var: Başına esince Merkez Bankası Başkanı’nı vazifeden alan, iktisat bakanını misyondan affeden, bağımsız olması gereken kurumlara açıkça talimat veren, dış alakalarda prestijimizi yerle bir eden Erdoğan ve onun ortaklarıdır.
Vatandaş, ‘Geçinemiyorum, yetiştiremiyorum’ diyor. Emekli, ‘Maaşım ayın birinci 10-15 gününde bitiyor, kalan günlerde ben aç kalıyorum’ diyor. Bunlar ne diyor? ‘En azından vatanı satmıyoruz, dış güçlere boyun eğmiyoruz, terörist değiliz’ diyorlar. Halk sana ‘Sen terörist misin? Vatanı satıyor musun’ diye sormuyor ki ‘Ben ekmek parasına muhtaç kaldım’ diyor. Sen bunun yanıtını ver.
Geçim ıstırabıyla beli bükülen anne babalar da yalnızca onları haber yaptığı için tutuklanan gazeteciler de yarınlarına kaygıyla bakan gençler de terörist falan değil. Hiç kimsenin vatanını sattığı falan yok. Bu ülkenin vatandaşları bu ülkeyi epey seviyorlar. Lakin siz, artık bunu görmüyorsunuz. Daima düşman arıyorsunuz. Vatandaşlarımız bu ülkeyi o denli hayli seviyorlar ki yarınlarını burada kurmak, çocukların düğünlerini burada düzenlemek, torunlarını burada kucaklarına almak istiyorlar.
“Hazine’nin borçlanma faizi yüzde 24’e dayandı”
Hazine’nin borçlanma faizini tam 7 puan arttırdınız. Hazine’nin borçlanma faizi, eylül ayında yüzde 17’ydi, şu anda yüzde 24’e dayandı. Kur ve enflasyon artınca Hazine daha kıymetli borçlanır. Bunun devası yok. Haydi talimatla Hazine’nin faizlerini düşürsün, nazaranlim. Talimat Merkez Bankası’na işliyor da Nas Merkez Bankası faizleriyle ilgili de Hazine faizleriyle ilgili Nas yok muymuş? Problem faizi düşürmekse bizim vaktinde yaptığımız üzere topyekûn düşüreceksiniz. Hem Merkez Bankası faizi hem Hazine faizi hem piyasa faizi, hepsi tek haneye düştü.
Halkın yaşadığı acılara, sıkıntılara tahlil üretemeyince çabucak mevzuyu ülkenin bekasına bağlayıveriyorlar. Materyal hazır, ‘beka meselesi’, ‘vatan meselesi’. Kardeşim, kimse memlekete şu anda sizin yaptığınızdan daha büyük bir ziyanı veremedi. Bu ülke e-muhtırayı, 17-25 Aralık’ı, parti kapatma davasını, 15 Temmuz hain darbe teşebbüsünü yaşadı. Bunların hiç birisinde ekonomimiz bu kadar ziyan görmemişti. hiç birisinde kur bu kadar artmadı. hiç birisinde Hazine’nin borçlanma faizleri bu kadar artmadı.
Sayın Erdoğan, aklı evvelce danışmanlarınız ve saçma teorileriniz işe yaramıyor. Kulak tıkadığınız halkınız size gerisini dönüyor. Her geçen gün Türkiye’nin muvaffakiyetlerinin üstüne bir toprak daha atıyorsunuz. Ülkenin muvaffakiyetlerini yerin tabanına gömdünüz. Umutlarını tükettiğiniz, yarınlarını harcadığınız, birikimlerini sıfırladığınız bu ülkenin haysiyetli insanlarının yüzüne bakmaya artık cüretiniz yok.
Bu öykünün sonu geldi. Bu müziğin nakaratı bitti. İnşallah noktayı da DEVA Partisi koyacak. Daima bir arada, gür ve epeyce sesli bir biçimde söyleyeceğimiz yeni müzikleri artık DEVA Partisi yazacak. Sayılı gün çabuk geçer. Müsait bir yerde inecekler.”
“Açlığa, yokluğa karşı ‘Bu istiklal savaşıdır, Nas’tır’ diyerek bu milletin tertemiz hislerini istismar edenlere soruyorum” diyen Babacan, şu satır başlarıyla şunları söylemiş oldu:
“Yerini hatırlıyorsanız elinizi vicdanınıza koyun. Ülkemizde yaşanan sıkıntıların kaynağı dışarıda değil. Devletin boşalan kasalarının, vatandaşın boşalan ceplerinin niçini dış mihraklar falan değil. Bu yaşananların bir tek sorumlusu var: Başına esince Merkez Bankası Başkanı’nı vazifeden alan, iktisat bakanını misyondan affeden, bağımsız olması gereken kurumlara açıkça talimat veren, dış alakalarda prestijimizi yerle bir eden Erdoğan ve onun ortaklarıdır.
Vatandaş, ‘Geçinemiyorum, yetiştiremiyorum’ diyor. Emekli, ‘Maaşım ayın birinci 10-15 gününde bitiyor, kalan günlerde ben aç kalıyorum’ diyor. Bunlar ne diyor? ‘En azından vatanı satmıyoruz, dış güçlere boyun eğmiyoruz, terörist değiliz’ diyorlar. Halk sana ‘Sen terörist misin? Vatanı satıyor musun’ diye sormuyor ki ‘Ben ekmek parasına muhtaç kaldım’ diyor. Sen bunun yanıtını ver.
Geçim ıstırabıyla beli bükülen anne babalar da yalnızca onları haber yaptığı için tutuklanan gazeteciler de yarınlarına kaygıyla bakan gençler de terörist falan değil. Hiç kimsenin vatanını sattığı falan yok. Bu ülkenin vatandaşları bu ülkeyi epey seviyorlar. Lakin siz, artık bunu görmüyorsunuz. Daima düşman arıyorsunuz. Vatandaşlarımız bu ülkeyi o denli hayli seviyorlar ki yarınlarını burada kurmak, çocukların düğünlerini burada düzenlemek, torunlarını burada kucaklarına almak istiyorlar.
“Hazine’nin borçlanma faizi yüzde 24’e dayandı”
Hazine’nin borçlanma faizini tam 7 puan arttırdınız. Hazine’nin borçlanma faizi, eylül ayında yüzde 17’ydi, şu anda yüzde 24’e dayandı. Kur ve enflasyon artınca Hazine daha kıymetli borçlanır. Bunun devası yok. Haydi talimatla Hazine’nin faizlerini düşürsün, nazaranlim. Talimat Merkez Bankası’na işliyor da Nas Merkez Bankası faizleriyle ilgili de Hazine faizleriyle ilgili Nas yok muymuş? Problem faizi düşürmekse bizim vaktinde yaptığımız üzere topyekûn düşüreceksiniz. Hem Merkez Bankası faizi hem Hazine faizi hem piyasa faizi, hepsi tek haneye düştü.
Halkın yaşadığı acılara, sıkıntılara tahlil üretemeyince çabucak mevzuyu ülkenin bekasına bağlayıveriyorlar. Materyal hazır, ‘beka meselesi’, ‘vatan meselesi’. Kardeşim, kimse memlekete şu anda sizin yaptığınızdan daha büyük bir ziyanı veremedi. Bu ülke e-muhtırayı, 17-25 Aralık’ı, parti kapatma davasını, 15 Temmuz hain darbe teşebbüsünü yaşadı. Bunların hiç birisinde ekonomimiz bu kadar ziyan görmemişti. hiç birisinde kur bu kadar artmadı. hiç birisinde Hazine’nin borçlanma faizleri bu kadar artmadı.
Sayın Erdoğan, aklı evvelce danışmanlarınız ve saçma teorileriniz işe yaramıyor. Kulak tıkadığınız halkınız size gerisini dönüyor. Her geçen gün Türkiye’nin muvaffakiyetlerinin üstüne bir toprak daha atıyorsunuz. Ülkenin muvaffakiyetlerini yerin tabanına gömdünüz. Umutlarını tükettiğiniz, yarınlarını harcadığınız, birikimlerini sıfırladığınız bu ülkenin haysiyetli insanlarının yüzüne bakmaya artık cüretiniz yok.
Bu öykünün sonu geldi. Bu müziğin nakaratı bitti. İnşallah noktayı da DEVA Partisi koyacak. Daima bir arada, gür ve epeyce sesli bir biçimde söyleyeceğimiz yeni müzikleri artık DEVA Partisi yazacak. Sayılı gün çabuk geçer. Müsait bir yerde inecekler.”