TerraNova
New member
CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, Ordu’nun İkizce ilçesindeki İkizce İlkokulu’nun önünde açıklama yaptı.
Adıgüzel’in açıklaması şöyleki:
“Ordu ili pandemide en epeyce olay artışı olan ikinci vilayet oldu. Bunun niçini okullarımızın durumu. İnşaat işleri niçiniyle şu anda 41 okul kapalı, bu okulların mevcutları öteki okulların çatısı altında. Birtakım okulda 4-5 okul, kimi okulda 8 okul bir ortada eğitim görüyor. Daha seyrek olması gereken, mevcutları azaltılması gereken sınıflar bu bir ortadaki eğitim niçiniyle daha ağır bir halde eğitime devam ediyor.
Öbür bir bahis, hizmetli konusu. Hizmetli yok. 1000-1200 kişilik okullarda hizmetli yok. Eylül ayında okulu açıyorsunuz lakin paklık işçisini, İŞ-KUR üzerinden birebir vakitte süreksiz olarak Kasım ayında alıyorsunuz. Madem okulu Eylül ayında açacaktınız, hizmetlileri niye Eylül ayında almıyorsunuz da Kasım’a bırakıyorsunuz? Biz sıhhat çalışanı, paklık çalışanı ve güvenlik işçisini okullarımızda istiyoruz. Her yere takım buluyorsunuz, en değerli varlıklarımız çocuklarımız için güvenlik, sıhhat ve paklık konusunda takım bulamıyorsunuz.
Bu inşaat işlerini, bu ortaya sıkıştıran Ulusal Eğitim’in üzerindeki müdür yardımcısı durumundaki şahıslar var, bu bireyleri biliyorum. Bunlar pandemi müddetince yüz yüze eğitimin olmadığı periyotta inşaat, tadilat işlerini bitirmeyip yalnızca yandaş insanlara ihale vermek için, onların iş yoğunluğu üzerinden bugünlere kadar bu işi getirdiler. Bunu ceremesini çocuklarımız çekmek zorunda kalıyor. Buradaki müdür yardımcısı konumundaki beşerler mesailerini tarikat, cemaat, ticaret işlerine, ihale işlerine ayırıyorlar. Bunları da önümüzdeki günlerde kapsamlı bir biçimde açıklayacağım. Bir belge ile halkımızın karşısına çıkacağım.
İkizce ilçemizden bugün bir imaj geldi. Bu ilçe aslına bakarsan dere yatağında. Burada İkizce İlkokulu var. Tıpkı Kastamonu Bozkurt üzere dere yatağında faciaya açık bir durumda. Bir de bir yıldır burada tadilat sonucu alınmış, hiç bir şey yapılmıyor. Yavrularımız çorak, çamur içerisinde burada eğitim almaya çalışıyorlar, halleri içler acısı. Oradaki imajlar bu, bir okulun içerisinde sekiz okul var. Yani olaylar artmayacak da daha ne olacaktı? Paklık yok, okulları pislik gdolayıyor, çamur içerisinde öğrenciler. Bir okulun içerisine sekiz okulu doluşturuyorsunuz daha sonra da olaylar artıyor. Olağan ki artacak. Zira çocuklarımızın üzerinden o enfeksiyon topluma yayılıyor. esasen Sıhhat Bakanı 20 yaş altındaki olayların, tüm olayların yarısından birden fazla olduğunu da söz etti. ötürüsıyla Ordu’daki olay artışlarından Ulusal Eğitim’in idaresindeki basiretsizler ve okullarımızın durumu kelam konusudur.”
Adıgüzel’in açıklaması şöyleki:
“Ordu ili pandemide en epeyce olay artışı olan ikinci vilayet oldu. Bunun niçini okullarımızın durumu. İnşaat işleri niçiniyle şu anda 41 okul kapalı, bu okulların mevcutları öteki okulların çatısı altında. Birtakım okulda 4-5 okul, kimi okulda 8 okul bir ortada eğitim görüyor. Daha seyrek olması gereken, mevcutları azaltılması gereken sınıflar bu bir ortadaki eğitim niçiniyle daha ağır bir halde eğitime devam ediyor.
Öbür bir bahis, hizmetli konusu. Hizmetli yok. 1000-1200 kişilik okullarda hizmetli yok. Eylül ayında okulu açıyorsunuz lakin paklık işçisini, İŞ-KUR üzerinden birebir vakitte süreksiz olarak Kasım ayında alıyorsunuz. Madem okulu Eylül ayında açacaktınız, hizmetlileri niye Eylül ayında almıyorsunuz da Kasım’a bırakıyorsunuz? Biz sıhhat çalışanı, paklık çalışanı ve güvenlik işçisini okullarımızda istiyoruz. Her yere takım buluyorsunuz, en değerli varlıklarımız çocuklarımız için güvenlik, sıhhat ve paklık konusunda takım bulamıyorsunuz.
Bu inşaat işlerini, bu ortaya sıkıştıran Ulusal Eğitim’in üzerindeki müdür yardımcısı durumundaki şahıslar var, bu bireyleri biliyorum. Bunlar pandemi müddetince yüz yüze eğitimin olmadığı periyotta inşaat, tadilat işlerini bitirmeyip yalnızca yandaş insanlara ihale vermek için, onların iş yoğunluğu üzerinden bugünlere kadar bu işi getirdiler. Bunu ceremesini çocuklarımız çekmek zorunda kalıyor. Buradaki müdür yardımcısı konumundaki beşerler mesailerini tarikat, cemaat, ticaret işlerine, ihale işlerine ayırıyorlar. Bunları da önümüzdeki günlerde kapsamlı bir biçimde açıklayacağım. Bir belge ile halkımızın karşısına çıkacağım.
İkizce ilçemizden bugün bir imaj geldi. Bu ilçe aslına bakarsan dere yatağında. Burada İkizce İlkokulu var. Tıpkı Kastamonu Bozkurt üzere dere yatağında faciaya açık bir durumda. Bir de bir yıldır burada tadilat sonucu alınmış, hiç bir şey yapılmıyor. Yavrularımız çorak, çamur içerisinde burada eğitim almaya çalışıyorlar, halleri içler acısı. Oradaki imajlar bu, bir okulun içerisinde sekiz okul var. Yani olaylar artmayacak da daha ne olacaktı? Paklık yok, okulları pislik gdolayıyor, çamur içerisinde öğrenciler. Bir okulun içerisine sekiz okulu doluşturuyorsunuz daha sonra da olaylar artıyor. Olağan ki artacak. Zira çocuklarımızın üzerinden o enfeksiyon topluma yayılıyor. esasen Sıhhat Bakanı 20 yaş altındaki olayların, tüm olayların yarısından birden fazla olduğunu da söz etti. ötürüsıyla Ordu’daki olay artışlarından Ulusal Eğitim’in idaresindeki basiretsizler ve okullarımızın durumu kelam konusudur.”