TerraNova
New member
CHP Esnaf Masası heyeti, CHP Genel Lider Yardımcısı Veli Ağbaba başkanlığında Kocaeli’ye gitti.
Esnaf ziyareti öncesi TRT’ye yapılan atamaları pahalandıran Ağbaba, “TRT’ye günümüzün Goebbels’ini yani Pergoleci’nin takımını getirmişler. Hem muhafazakarlık yapıp birebir vakitte kamunun imkanlarıyla haramla beslenen takımlarla devlet kurumlarına çöküyorlar. Hepsinin tek çıkış noktası SETA Vakfı ve Pergoleci’nin takımı.” tabirlerini kullandı.
Ağbaba konuşmasında şunları kaydetti:
“TSK, bir tarikata, bir terör örgütüne teslim edilmiş. FETÖ-AKP koalisyonu TSK’ya düşmanın yapamadığını yapmıştır. AKP-FETÖ koalisyonuyla Atatürkçü vatansever subaylar cezaevine atılarak 15 Temmuz’da Meclis’e bomba atan, Boğaz Köprüsü’nde halkın üstüne tank sürenler bu nazaranvlere getirildi. MHP başkanı Bahçeli ‘FETÖ elebaşının başına çuval geçirilip Türkiye’ye getirilmesi lazım’ diyor. İktidar sizsiniz; Meral Akşener, Kemal Kılıçdaroğlu mu getirsin, sizin getirmeniz lazım. İçişleri Bakanlığı’nda filan cemaat, Sıhhat Bakanlığında öbür bir filan tarikat var. Burada şehit olan 251 yurttaşımızı ve 2196 gazimizi anmak istiyorum.
İstanbul Havalimanı işletmecisinin 5,8 milyar Euro’luk borcu ertelendi. Bu erteleme Türkiye’nin en büyük borç ertelemesi olarak tarihe geçti. İGA, iki yıldır 1 milyar 45 milyon Euro’luk kira ötelemesi de alıyor. Ortalarında Ziraat Bankası, Halkbank, Vakıfbank’ında olduğu bankalar kredi için öteleme ve faiz indirimi yaptı. Eski sayıyla tam 60 Katrilyonluk kredi borcu hem bir daha yapılandı tıpkı vakitte faiz indirimi yapıldı. Türkiye tarihinin en büyüğü olan re-finansman mutabakatı, mayıs ayında yapılmış ve kredinin vadesi 2 yıl uzatılırken faizler de düşürülmüş. Ziraat Bankası çiftçinin borcunu faiziyle ertelerken, yandaşın borcunu hem bir daha yapılandırıyor birebir vakitte faiz indirimi yapıyor.
“Bir taraftan beşerler zenginleşirken bir taraftan beşerler çöpten yemek topluyor”
Türkiye o kadar enteresan bir ülke ki bir taraftan beşerler zenginleşirken bir taraftan beşerler çöpten yemek topluyor. Pandemiden bu yana 140 bin esnaf kepenk kapattı. Türkiye’de işsizlik tavan yapmışken ve 9 milyon 671 bin işsiz varken, ki bu sayı 103 ülkenin nüfusundan daha fazla, 7 bin dolar milyoneri ve 89 bin yeni milyonerimiz var. Türk lirasının gerçek pahası Haziran 2021 itibariyle 59,77 olarak gerçekleşti ve Cumhuriyet tarihinin en bedelsiz düzeyini gördü.
Türkiye’nin prestiji uçak sayısıyla yahut makam otomobiliyle ölçülmez. Erdoğan ‘tarifeli uçakla mı gideceksin’ diyor. Prestij bir ülkenin iktisadının büyüklüğüyle, vatandaşının gördüğü pahayla ölçülür. Alman iktisadı Türkiye iktisadının 7 katı. Almanya’da ulusal 50 bin dolar, bizde 7 bin dolar düzeyinde. Merkel 700 bin liralık makam aracına biniyorsa bizim yoksul 55 milyon liralık yeni araç aldı, 300 araçla Cuma namazına gidiyor. Merkel mi daha prestijli, Erdoğan mı daha prestijli, bunu kamuoyunun takdirine bırakıyoruz.
“50 yaş ortalamasında beşerler boksör olarak yollanmış”
Prestij bir ülkenin pasaportuyla da ölçülür. Kocaeli Kandıra Belediyesi’nde gri pasaportla insan kaçırıldı. Bu skandal, birinci vakit içinderda Malatya Yeşilyurt Belediyesi’nde ortaya çıkmıştı. Adana Karataş’ta da mehter grubunu yurtdışına yollamışlardı, farklı olan ise Karataş’ta mehter grubu yoktu. Artık Kandıra Belediyesi’ni de kutluyorum. Onlar da pandemide 50 yaş ortalamasında insanları boksör olarak yollamış. Üstelik Kandıra Belediyesinin yurtdışına gönderdiği boksörler Kandıra’da hayatıyor. Yazıklar olsun size. Belediye lideri ‘benim haberim yok’ diyor. Senin imzanla bu iş yapılmış, bunu nasıl düşünmezsin. Bu iş parasız olmaz. Bunların en sevdiği şey, dolar ve Euro. Pasaportumuzun prestijini bu biçimde bitirdiler.
Aylardır Sedat Peker ‘senin bakanların rüşvet alıyor’ diyor, ‘kayıp silahlar var’ diyor, ‘Esenyurt’ta senin kasan var’ diyor. hiç birinin çıtı çıkmıyor. Bir siyasetçi 10 bin dolar alıyor, bir gazeteci kaçak bir holding işvereni için 10 milyon Euro istiyor. Bu ayrıntıları ne yazık ki savcılardan değil, Sedat Peker’den öğreniyoruz. Sedat Peker ‘sen bana müdafaa, çakar verdin’ diyor, ne kadar hatalı var ise ardında Cürüm İşleri Bakanı var.”
Esnaf ziyareti öncesi TRT’ye yapılan atamaları pahalandıran Ağbaba, “TRT’ye günümüzün Goebbels’ini yani Pergoleci’nin takımını getirmişler. Hem muhafazakarlık yapıp birebir vakitte kamunun imkanlarıyla haramla beslenen takımlarla devlet kurumlarına çöküyorlar. Hepsinin tek çıkış noktası SETA Vakfı ve Pergoleci’nin takımı.” tabirlerini kullandı.
Ağbaba konuşmasında şunları kaydetti:
“TSK, bir tarikata, bir terör örgütüne teslim edilmiş. FETÖ-AKP koalisyonu TSK’ya düşmanın yapamadığını yapmıştır. AKP-FETÖ koalisyonuyla Atatürkçü vatansever subaylar cezaevine atılarak 15 Temmuz’da Meclis’e bomba atan, Boğaz Köprüsü’nde halkın üstüne tank sürenler bu nazaranvlere getirildi. MHP başkanı Bahçeli ‘FETÖ elebaşının başına çuval geçirilip Türkiye’ye getirilmesi lazım’ diyor. İktidar sizsiniz; Meral Akşener, Kemal Kılıçdaroğlu mu getirsin, sizin getirmeniz lazım. İçişleri Bakanlığı’nda filan cemaat, Sıhhat Bakanlığında öbür bir filan tarikat var. Burada şehit olan 251 yurttaşımızı ve 2196 gazimizi anmak istiyorum.
İstanbul Havalimanı işletmecisinin 5,8 milyar Euro’luk borcu ertelendi. Bu erteleme Türkiye’nin en büyük borç ertelemesi olarak tarihe geçti. İGA, iki yıldır 1 milyar 45 milyon Euro’luk kira ötelemesi de alıyor. Ortalarında Ziraat Bankası, Halkbank, Vakıfbank’ında olduğu bankalar kredi için öteleme ve faiz indirimi yaptı. Eski sayıyla tam 60 Katrilyonluk kredi borcu hem bir daha yapılandı tıpkı vakitte faiz indirimi yapıldı. Türkiye tarihinin en büyüğü olan re-finansman mutabakatı, mayıs ayında yapılmış ve kredinin vadesi 2 yıl uzatılırken faizler de düşürülmüş. Ziraat Bankası çiftçinin borcunu faiziyle ertelerken, yandaşın borcunu hem bir daha yapılandırıyor birebir vakitte faiz indirimi yapıyor.
“Bir taraftan beşerler zenginleşirken bir taraftan beşerler çöpten yemek topluyor”
Türkiye o kadar enteresan bir ülke ki bir taraftan beşerler zenginleşirken bir taraftan beşerler çöpten yemek topluyor. Pandemiden bu yana 140 bin esnaf kepenk kapattı. Türkiye’de işsizlik tavan yapmışken ve 9 milyon 671 bin işsiz varken, ki bu sayı 103 ülkenin nüfusundan daha fazla, 7 bin dolar milyoneri ve 89 bin yeni milyonerimiz var. Türk lirasının gerçek pahası Haziran 2021 itibariyle 59,77 olarak gerçekleşti ve Cumhuriyet tarihinin en bedelsiz düzeyini gördü.
Türkiye’nin prestiji uçak sayısıyla yahut makam otomobiliyle ölçülmez. Erdoğan ‘tarifeli uçakla mı gideceksin’ diyor. Prestij bir ülkenin iktisadının büyüklüğüyle, vatandaşının gördüğü pahayla ölçülür. Alman iktisadı Türkiye iktisadının 7 katı. Almanya’da ulusal 50 bin dolar, bizde 7 bin dolar düzeyinde. Merkel 700 bin liralık makam aracına biniyorsa bizim yoksul 55 milyon liralık yeni araç aldı, 300 araçla Cuma namazına gidiyor. Merkel mi daha prestijli, Erdoğan mı daha prestijli, bunu kamuoyunun takdirine bırakıyoruz.
“50 yaş ortalamasında beşerler boksör olarak yollanmış”
Prestij bir ülkenin pasaportuyla da ölçülür. Kocaeli Kandıra Belediyesi’nde gri pasaportla insan kaçırıldı. Bu skandal, birinci vakit içinderda Malatya Yeşilyurt Belediyesi’nde ortaya çıkmıştı. Adana Karataş’ta da mehter grubunu yurtdışına yollamışlardı, farklı olan ise Karataş’ta mehter grubu yoktu. Artık Kandıra Belediyesi’ni de kutluyorum. Onlar da pandemide 50 yaş ortalamasında insanları boksör olarak yollamış. Üstelik Kandıra Belediyesinin yurtdışına gönderdiği boksörler Kandıra’da hayatıyor. Yazıklar olsun size. Belediye lideri ‘benim haberim yok’ diyor. Senin imzanla bu iş yapılmış, bunu nasıl düşünmezsin. Bu iş parasız olmaz. Bunların en sevdiği şey, dolar ve Euro. Pasaportumuzun prestijini bu biçimde bitirdiler.
Aylardır Sedat Peker ‘senin bakanların rüşvet alıyor’ diyor, ‘kayıp silahlar var’ diyor, ‘Esenyurt’ta senin kasan var’ diyor. hiç birinin çıtı çıkmıyor. Bir siyasetçi 10 bin dolar alıyor, bir gazeteci kaçak bir holding işvereni için 10 milyon Euro istiyor. Bu ayrıntıları ne yazık ki savcılardan değil, Sedat Peker’den öğreniyoruz. Sedat Peker ‘sen bana müdafaa, çakar verdin’ diyor, ne kadar hatalı var ise ardında Cürüm İşleri Bakanı var.”