VeniVidiVici
New member
Dünyanın Gizemli Ülkesi Mısır Hakkında Sırlarla Dolu Bilgiler
Mısır, Antik Çağ’ın en büyük medeniyetlerinden sayılmaktadır. Nil Nehri’nin yatağına kurdukları uygarlıklar, bıraktıkları eserler üzerinden aydınlatılmaya çalışılmaktadır. Firavunlar, gizemli krallıklar, kraliyet sırları ve mumyalarıyla hayranlık uyandırıcı bir gösterişe sahiptir. Terk edilmiş mabetlerdeki sırların bazıları aydınlığa kavuşsa da bazıları açığa çıkmak için halen araştırmacısını beklemektedir. Dünyanın gizemli ülkesi Mısır hakkında sırlarla dolu bilgiler listemiz sizler için hazırlandı. Keyifli okumalar dileriz.
1. Gizli Yam Krallığı
Dört bin yıl kadar önce Mısır topraklarında Yam adlı bir krallık olduğu keşfedilmiştir. Sır krallık hakkına bulunan notlar Mısır Veznedarı Harkhuf tarafından yazılmıştır. Belirttiğine göre bu krallığa seyahat etmiş ve seyahati 7 ay kadar sürmüştür. Krallık oldukça verimli bir arazi üzerinde yer alıyor ve güzel bir yerde bulunuyormuş. Yam gezisinden 300 eşekle beraber tütsü, tahıl, leopar derisi, siyahi kadın, fildişi, hekenu kokusu ve değerli eşyalarla beraber dönmüştür. Yam Krallığı’nın tam olarak nerede olduğu bilinmese de geride bıraktıkları ve gizemli lokasyonu halen araştırılmaktadır. Nil Vadisi’nin güneyine ve batısına yayılmış bir yerde olduğu öngörülüyor.
2. Antik Kadın Hakları
Kadınlar, Mısır topraklarında ailelerinin durumuna göre imtiyaz elde ediyordu. Babalarının ya da eşlerinin durumuna göre statüleri belirleniyordu. Mahkemelerde şahitlik yapabiliyor, mülk satın alabiliyorlardı. Modern sayılabilecek en önemli hakları ise evlilik sözleşmeleriydi. Antik Mısır’da evlilikler de dini herhangi bir ritüel yoktu ve kutlama yapılmıyordu. Beraber yaşayan çiftler evli sayılıyordu. Aralarındaki birlik evlilik sözleşmesi ile sağlanıyordu. Kişilerin maddi durumları titizlikle inceleniyordu. Sözleşmede nafaka konusuna yer veriliyor, erkeğin ayrılık sonrası çocuğun sorumluluğunu alması gerektiği belirtiliyordu. Bir kadının şiddete uğradığına şahit olup yardımcı olmayan kişiler de ceza alıyordu.
3. Tarihten Silinmeye Çalışılan Hükümdar
Hatşepsut, Firavun II. Thutmose öldükten sonra, oğlu III. Thutmose çocuk yaşta olduğu için tahta geçmiştir. Firavunların sadece erkek olması gerektiği düşüncesinden dolayı bir kadının tahta geçmesi insanları ürkütmüştür. Firavun Hatşepsut bu memnuniyetsizliğin farkında olduğu için heykellerini sakallı olarak tasvir ettirmiştir. İsmini erkeksileştirmek için adının sonuna “su” eki eklettirmiştir. Bu çabalarına rağmen, 25 yıllık hükmünün 20 sene sonrasında tarihten silinmeye çalışılmıştır. Oğlu III. Thutmose kendisinden önce bir kadın hükümdarın varlığını tarihten silmeye çalışmıştır. Heykelleri yıkılmış ve parçalanmıştır, tarihi kayıtlar ve adının geçtiği her şey kaldırılmıştır. Arkeologların araştırmalarıyla Firavun Hatşepsut’un varlığına ve hikayesine ulaşılmıştır.
4. Piramitlerin Yapım Aşamaları
Piramitlerin yapımında kullanılan malzemelerin bölgeye nasıl taşındığı her zaman merak konusu olmuştur. Piramitlerin yapımında üst düzey sorumlulardan biri olan “Merer” sayesinde bu sırrın gizemi çözüldü. Merer, piramitlerin yapımını anlattığı bir günlük tutmuştu. Günlüğe göre, tahtalar iplerle bağlanarak sandallar oluşturulmuştur. Nil kıyısındaki bir limandan Gize’ye kanallar açılmıştır. 2 buçuk tonluk dev kireçtaşı ve granit bloklar, Nil Nehri’nin üzerinde tahta bloklarla alana taşınmıştır. Toplam 170 bin ton kayaya binlerce insan eşlik etmiştir. Günümüz dünyasında basit bir plan gibi gözükse de kendi dönemi için fazla meşakkatli ve yoğun iş gücü gerektiren bir organizasyona sahiptir.
5. Kent İnşa Eden Çocuklar
Firavun Akhenaton ülkenin inanç sistemini değiştirerek tek tanrılı inanışı getirmiştir. Dini değişimle beraber başkenti de değiştirmiştir. Amarna kentini dizayn ettirerek başkent yapmıştır. Ortaya çıkan verilere göre kentin inşasını çocuklar gerçekleşmiştir. Amarna kentinde yapılan çalışmalarda çocuklardan oluşan mezarlar bulunmuştur. Çocuklar ve gençler harcanabilir iş gücü olarak kullanılmıştır. Mısır halkı nezdinde ölen bir çocuğun akrabası tarafından dahi mezarının çok iyi yapılması gerekirken, özensiz bir şekilde gömülmüşlerdi. Bu durumda tahminlere göre köle çocukları olma olasılıkları yüksektir. Çocukların zalimce çalıştırılmasıyla kurulan Amarna kenti, Akhenaton sonrasında terk edilmiş ve yıkılmıştır.
6. Yeraltı Dünyası Rehberi
Antik Mısır’da ölüm, bir bitiş yerine yeni bir başlangıç olarak görülüyordu. Yeraltı dünyasına rehberlik eden “İki Yol Kitabı” ilk resimli kitabın en eski kopyası olarak bulundu. Mısırlılara göre ölüler dünyası tehlikelerle doludur ve yol göstermek amacıyla bu kitap oluşturulmuştur. Ölüler bu harita vasıtasıyla Ölüm Tanrısı Osiris’in bölgesi olan Rostau’ya ulaşmak için engelleri geçmek zorundadırlar. Rostau’ya gidiş yolu hem karadan hem denizden geçmektedir. Kitap da adını bu iki yol yönteminden almaktadır. En eski kopya, yüksek statüye sahip bir kadının tabutunda bir mezar odasında ortaya çıkmıştır. 4000 bin yıllık bir “yol gösterici” olduğu tespit edilmiştir.
7. Kraliyet Ailesindeki Ensest İlişkiler
Antik Mısır’da bazı Tanrılar kardeşleriyle çift olarak biliniyordu. Osiris ve Isis, Shu ve Thefnut örnekler arasında yer alıyordu. Bu inanışa nazaran kraliyet ailesi Tanrılar’ı taklit ediyordu ve ensest ilişkide bir sakınca görmüyordu. Akhenaton kızlarından bazılarını eş olarak kabul edip erkek mirasçıya sahip olmaya çalışmıştır. Kleopatra’da kardeşiyle evlenmiştir. Bilinenlerin yanı sıra bilinmeyen ve araştırılan birçok ensest ilişki mevcuttur. Genç Firavun Tutankamon üzerinde yapılan sanal otopsi ile anne ve babasının kardeş olduğu kayıtlara geçmiştir. Bu sebeple bacağında anormallik, kalçalarında vücuduna oranla fazla genişlik mevcuttur. Yapılan çalışmalara göre, ensest ilişkinin başlarda kraliyet ömrüne çok zarar vermese de zamanla ölüm yaşlarının düşmesine neden olmuştur.
8. Kayıp Piramitler
Gözle görülür piramitlerin varlığı bile dünyayı büyülemeye yeterken, 17 yeni piramit daha bulunmuştur. Dünyanın yörüngesindeki uyduların kızılötesi çekilmiş fotoğrafları sayesinde yer tespiti yapılmıştır. Aynı görüntüler sayesinde bini aşkın mezar ve 3 bin tarihi yerleşim daha ortaya çıkmıştır. Araştırmanın derinleşmesiyle, Nil yatağı boyunca başka yerleşim yerlerinin de ortaya çıkacağına inanılıyor. Yakın tarihte Mısır’da, 13. Hanedanlık dönemine ait bir piramit daha keşfedildi. Bu buluşlar Mısır’da bilinenden daha çok piramit ve yerleşim yeri bulunacağını gösteriyor. Sırlarla dolu dünyanın gizemli ülkesi Mısır hakkında yeni gizem ve bilgilerin zamanla ortaya çıkması bekleniyor.
9. Vahşi Ceza Yöntemleri
Dünyanın gizemli ülkesi Mısır hakkında sırlarla dolu bilgiler arasında ceza yöntemleri dikkat çekiyor. Bulunan tabletlerde verilen cezalar arasında 100 taşlama, 5 kırbaç cezaları geçiyor. İşçilere işlerini aksatmalarının karşılığı olarak mızraklanma gibi yöntemler de uygulanıyor. Ceza alan işçilerin acısı dinmeden işlerinin başına geçmesi bekleniyor. Görkemli yapıların inşasındaki sıkı çalışma şartları dolayısıyla çoğu işçi eklem rahatsızlıklarla başbaşa kalıyordu. Küçük suçlarda para cezası kesilirken, büyük suçlarda uzuv kesiliyordu. İdam cezasına çarptırılan kişilerin cezası da hemen gerçekleşiyordu. Büyük şehirlerde cezalar Vezir tarafından veriliyordu. Köylerde ise yargılanma pazar yerlerinde gerçekleşiyordu.
10. Cinayete Kurban Giden Firavun
III. Ramses, ölümü sır olarak adlandırılan isimlerden biriydi. Hatta eşi Tiye’nin kendisini öldürmeye çalıştığı bile düşünülüyordu. Sebebi ise oğlu Pentawer’i tahta geçirme isteği olarak görülüyordu. Yakınlarının yanı sıra farklı bölgelerden hükümdarların da Mısır’ı bitirebilmek adına düşmanı olduğu düşünülüyordu. Yapılan tomografi çekimleriyle firavunun boğazından kesilerek öldürüldüğü tespit edilmiştir. Boğazdaki kesiğin genişliği sebebiyle firavunun kısa sürede hayata gözlerini yumduğu kaydedilmiştir. Kim tarafından öldürüldüğü bilinmese de suikast kurbanı olduğu kesinleşmiş durumdadır. Çığlık atan mumya olarak hafızalara kazınmıştır. Sıkı koruma altında yaşayan firavunun öldürülmesi yakınlarına bağlanıyor.
Mısır, Antik Çağ’ın en büyük medeniyetlerinden sayılmaktadır. Nil Nehri’nin yatağına kurdukları uygarlıklar, bıraktıkları eserler üzerinden aydınlatılmaya çalışılmaktadır. Firavunlar, gizemli krallıklar, kraliyet sırları ve mumyalarıyla hayranlık uyandırıcı bir gösterişe sahiptir. Terk edilmiş mabetlerdeki sırların bazıları aydınlığa kavuşsa da bazıları açığa çıkmak için halen araştırmacısını beklemektedir. Dünyanın gizemli ülkesi Mısır hakkında sırlarla dolu bilgiler listemiz sizler için hazırlandı. Keyifli okumalar dileriz.
1. Gizli Yam Krallığı
Dört bin yıl kadar önce Mısır topraklarında Yam adlı bir krallık olduğu keşfedilmiştir. Sır krallık hakkına bulunan notlar Mısır Veznedarı Harkhuf tarafından yazılmıştır. Belirttiğine göre bu krallığa seyahat etmiş ve seyahati 7 ay kadar sürmüştür. Krallık oldukça verimli bir arazi üzerinde yer alıyor ve güzel bir yerde bulunuyormuş. Yam gezisinden 300 eşekle beraber tütsü, tahıl, leopar derisi, siyahi kadın, fildişi, hekenu kokusu ve değerli eşyalarla beraber dönmüştür. Yam Krallığı’nın tam olarak nerede olduğu bilinmese de geride bıraktıkları ve gizemli lokasyonu halen araştırılmaktadır. Nil Vadisi’nin güneyine ve batısına yayılmış bir yerde olduğu öngörülüyor.
2. Antik Kadın Hakları
Kadınlar, Mısır topraklarında ailelerinin durumuna göre imtiyaz elde ediyordu. Babalarının ya da eşlerinin durumuna göre statüleri belirleniyordu. Mahkemelerde şahitlik yapabiliyor, mülk satın alabiliyorlardı. Modern sayılabilecek en önemli hakları ise evlilik sözleşmeleriydi. Antik Mısır’da evlilikler de dini herhangi bir ritüel yoktu ve kutlama yapılmıyordu. Beraber yaşayan çiftler evli sayılıyordu. Aralarındaki birlik evlilik sözleşmesi ile sağlanıyordu. Kişilerin maddi durumları titizlikle inceleniyordu. Sözleşmede nafaka konusuna yer veriliyor, erkeğin ayrılık sonrası çocuğun sorumluluğunu alması gerektiği belirtiliyordu. Bir kadının şiddete uğradığına şahit olup yardımcı olmayan kişiler de ceza alıyordu.
3. Tarihten Silinmeye Çalışılan Hükümdar
Hatşepsut, Firavun II. Thutmose öldükten sonra, oğlu III. Thutmose çocuk yaşta olduğu için tahta geçmiştir. Firavunların sadece erkek olması gerektiği düşüncesinden dolayı bir kadının tahta geçmesi insanları ürkütmüştür. Firavun Hatşepsut bu memnuniyetsizliğin farkında olduğu için heykellerini sakallı olarak tasvir ettirmiştir. İsmini erkeksileştirmek için adının sonuna “su” eki eklettirmiştir. Bu çabalarına rağmen, 25 yıllık hükmünün 20 sene sonrasında tarihten silinmeye çalışılmıştır. Oğlu III. Thutmose kendisinden önce bir kadın hükümdarın varlığını tarihten silmeye çalışmıştır. Heykelleri yıkılmış ve parçalanmıştır, tarihi kayıtlar ve adının geçtiği her şey kaldırılmıştır. Arkeologların araştırmalarıyla Firavun Hatşepsut’un varlığına ve hikayesine ulaşılmıştır.
4. Piramitlerin Yapım Aşamaları
Piramitlerin yapımında kullanılan malzemelerin bölgeye nasıl taşındığı her zaman merak konusu olmuştur. Piramitlerin yapımında üst düzey sorumlulardan biri olan “Merer” sayesinde bu sırrın gizemi çözüldü. Merer, piramitlerin yapımını anlattığı bir günlük tutmuştu. Günlüğe göre, tahtalar iplerle bağlanarak sandallar oluşturulmuştur. Nil kıyısındaki bir limandan Gize’ye kanallar açılmıştır. 2 buçuk tonluk dev kireçtaşı ve granit bloklar, Nil Nehri’nin üzerinde tahta bloklarla alana taşınmıştır. Toplam 170 bin ton kayaya binlerce insan eşlik etmiştir. Günümüz dünyasında basit bir plan gibi gözükse de kendi dönemi için fazla meşakkatli ve yoğun iş gücü gerektiren bir organizasyona sahiptir.
5. Kent İnşa Eden Çocuklar
Firavun Akhenaton ülkenin inanç sistemini değiştirerek tek tanrılı inanışı getirmiştir. Dini değişimle beraber başkenti de değiştirmiştir. Amarna kentini dizayn ettirerek başkent yapmıştır. Ortaya çıkan verilere göre kentin inşasını çocuklar gerçekleşmiştir. Amarna kentinde yapılan çalışmalarda çocuklardan oluşan mezarlar bulunmuştur. Çocuklar ve gençler harcanabilir iş gücü olarak kullanılmıştır. Mısır halkı nezdinde ölen bir çocuğun akrabası tarafından dahi mezarının çok iyi yapılması gerekirken, özensiz bir şekilde gömülmüşlerdi. Bu durumda tahminlere göre köle çocukları olma olasılıkları yüksektir. Çocukların zalimce çalıştırılmasıyla kurulan Amarna kenti, Akhenaton sonrasında terk edilmiş ve yıkılmıştır.
6. Yeraltı Dünyası Rehberi
Antik Mısır’da ölüm, bir bitiş yerine yeni bir başlangıç olarak görülüyordu. Yeraltı dünyasına rehberlik eden “İki Yol Kitabı” ilk resimli kitabın en eski kopyası olarak bulundu. Mısırlılara göre ölüler dünyası tehlikelerle doludur ve yol göstermek amacıyla bu kitap oluşturulmuştur. Ölüler bu harita vasıtasıyla Ölüm Tanrısı Osiris’in bölgesi olan Rostau’ya ulaşmak için engelleri geçmek zorundadırlar. Rostau’ya gidiş yolu hem karadan hem denizden geçmektedir. Kitap da adını bu iki yol yönteminden almaktadır. En eski kopya, yüksek statüye sahip bir kadının tabutunda bir mezar odasında ortaya çıkmıştır. 4000 bin yıllık bir “yol gösterici” olduğu tespit edilmiştir.
7. Kraliyet Ailesindeki Ensest İlişkiler
Antik Mısır’da bazı Tanrılar kardeşleriyle çift olarak biliniyordu. Osiris ve Isis, Shu ve Thefnut örnekler arasında yer alıyordu. Bu inanışa nazaran kraliyet ailesi Tanrılar’ı taklit ediyordu ve ensest ilişkide bir sakınca görmüyordu. Akhenaton kızlarından bazılarını eş olarak kabul edip erkek mirasçıya sahip olmaya çalışmıştır. Kleopatra’da kardeşiyle evlenmiştir. Bilinenlerin yanı sıra bilinmeyen ve araştırılan birçok ensest ilişki mevcuttur. Genç Firavun Tutankamon üzerinde yapılan sanal otopsi ile anne ve babasının kardeş olduğu kayıtlara geçmiştir. Bu sebeple bacağında anormallik, kalçalarında vücuduna oranla fazla genişlik mevcuttur. Yapılan çalışmalara göre, ensest ilişkinin başlarda kraliyet ömrüne çok zarar vermese de zamanla ölüm yaşlarının düşmesine neden olmuştur.
8. Kayıp Piramitler
Gözle görülür piramitlerin varlığı bile dünyayı büyülemeye yeterken, 17 yeni piramit daha bulunmuştur. Dünyanın yörüngesindeki uyduların kızılötesi çekilmiş fotoğrafları sayesinde yer tespiti yapılmıştır. Aynı görüntüler sayesinde bini aşkın mezar ve 3 bin tarihi yerleşim daha ortaya çıkmıştır. Araştırmanın derinleşmesiyle, Nil yatağı boyunca başka yerleşim yerlerinin de ortaya çıkacağına inanılıyor. Yakın tarihte Mısır’da, 13. Hanedanlık dönemine ait bir piramit daha keşfedildi. Bu buluşlar Mısır’da bilinenden daha çok piramit ve yerleşim yeri bulunacağını gösteriyor. Sırlarla dolu dünyanın gizemli ülkesi Mısır hakkında yeni gizem ve bilgilerin zamanla ortaya çıkması bekleniyor.
9. Vahşi Ceza Yöntemleri
Dünyanın gizemli ülkesi Mısır hakkında sırlarla dolu bilgiler arasında ceza yöntemleri dikkat çekiyor. Bulunan tabletlerde verilen cezalar arasında 100 taşlama, 5 kırbaç cezaları geçiyor. İşçilere işlerini aksatmalarının karşılığı olarak mızraklanma gibi yöntemler de uygulanıyor. Ceza alan işçilerin acısı dinmeden işlerinin başına geçmesi bekleniyor. Görkemli yapıların inşasındaki sıkı çalışma şartları dolayısıyla çoğu işçi eklem rahatsızlıklarla başbaşa kalıyordu. Küçük suçlarda para cezası kesilirken, büyük suçlarda uzuv kesiliyordu. İdam cezasına çarptırılan kişilerin cezası da hemen gerçekleşiyordu. Büyük şehirlerde cezalar Vezir tarafından veriliyordu. Köylerde ise yargılanma pazar yerlerinde gerçekleşiyordu.
10. Cinayete Kurban Giden Firavun
III. Ramses, ölümü sır olarak adlandırılan isimlerden biriydi. Hatta eşi Tiye’nin kendisini öldürmeye çalıştığı bile düşünülüyordu. Sebebi ise oğlu Pentawer’i tahta geçirme isteği olarak görülüyordu. Yakınlarının yanı sıra farklı bölgelerden hükümdarların da Mısır’ı bitirebilmek adına düşmanı olduğu düşünülüyordu. Yapılan tomografi çekimleriyle firavunun boğazından kesilerek öldürüldüğü tespit edilmiştir. Boğazdaki kesiğin genişliği sebebiyle firavunun kısa sürede hayata gözlerini yumduğu kaydedilmiştir. Kim tarafından öldürüldüğü bilinmese de suikast kurbanı olduğu kesinleşmiş durumdadır. Çığlık atan mumya olarak hafızalara kazınmıştır. Sıkı koruma altında yaşayan firavunun öldürülmesi yakınlarına bağlanıyor.