TerraNova
New member
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Demokrasi ve Özgürlükler Adası’nda “Yeşil Teknolojiler ve Dijital Çağda Akıllı Şehirler” teması altında düzenlenen Türk Kurulu 8. Tepesi’nde konuştu.
Erdoğan, “Aile Meclisimizin, Kadirli Doğanım Sayın Berdimuhammedov’un da gözlemci olarak iştirakiyle ikmalinden farklı bir memnuniyet duyuyorum.” sözlerini kullandı.
Tarihi kararlara imza atılacak doruğun ülkeleri ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını dileyen Erdoğan, devir başkanlığının devralındığı Azerbaycan’ı, salgına karşın yürüttükleri başarılı çalışmalar için tebrik etti. Erdoğan, bu sabah İstanbul’un tarihi yarımadasında, Konsey’in sekretaryasına tahsis ettikleri yeni binada üye ülke bayraklarının bir arada göndere çekilmesinin memnunluğunu paylaştıklarını lisana getirdi.
Dorukta biroldukca birincilere de şahitlik edileceğine vurgu yapan Erdoğan, konuşmasını şu biçimde sürdürdü:
“Kurumsallaşmasını geliştiren, bölgesinde ve ötesinde prestijini artıran Kurulumuzun ismini Türk Devletleri Teşkilatı olarak değiştiriyoruz. Alışılmış bu tarihi değişikliğin yalnızca kelamda kalmaması, fiiliyata da dönüşmesi gerekiyor. Gerek sekretaryanın yapısı ve çalışma yöntemleri gerek siyasi, iktisadi ve toplumsal dayanışmamız aile meclisimizin örgüt niteliğini yansıtmalıdır. Ülkelerimizi ve bölgemizi ilgilendiren sorunları ve fırsatları istişare etmek için teşkilatımızdan daha fazla yaralanmalıyız. Bu manada, Dışişleri Bakanlarımızın 27 Eylül’de Afganistan konusunda yaptıkları olağanüstü toplantı bir birincisi teşkil etmiştir. Türk Devletleri Teşkilatı olarak Gözlemci Üyemiz Macaristan’la birlikte salgın karşısında verdiğimiz ortak çaba de bir başka muvaffakiyet örneğidir. Bugün ayrıyeten kıymetli katkılarınızla hazırlanan Türk Dünyası 2040 Vizyon Belgesi’ni uygulamaya alacağız. Bu doküman, ufkumuzun yalnızca üye ülkelerle sonlu kalmadığını gösterecek, barış, huzur ve refahı tüm bölgemize yayma irademizin tezahürü olacaktır.”
Siyasi ve toplumsal dayanışmada olduğu üzere iktisadi ve ticari iş birliğini de müşterek adımlarla çeşitlendirmek ve güçlendirmek durumunda olduklarını belirten Erdoğan, toplam ticaret hacminin yaklaşık 21 milyar dolar seviyesinde seyrettiğini, bu sayının, dünyanın geri kalanıyla olan toplam ticaret hacminin yalnızca bir daha yaklaşık yüzde 3’üne tekabül ettiğini anlattı.
“Dilde, fikirde, amelde birlik” anlayışıyla bu sayının yüzde 10’lara taşınması gerektiğini lisana getiren Erdoğan, konuşmasını şu biçimde sürdürdü:
“Hem ticaretimizi hem karşılıklı yatırımlarımızı hızla artırmalıyız. Ülkelerimiz içindeki ticaretin önündeki tarife dışı tüm manileri kaldırmalıyız. Bu niyetle Ticareti Kolaylaştırma Strateji Belgesi’nin imzalanmasına bilhassa kıymet veriyorum. Lakin, kara, hava ve deniz yollarıyla birbirimize sıkı sıkıya bir biçimde bağlanamazsak, istediğimiz sonuçları elde edemeyiz. Transit geçiş evraklarını artık gündemimizden çıkarmalı, gümrük mevzuat ve uygulamalarımızı uyumlaştırmalı, geçiş fiyatlarını rekabetçi bir seviyeye çekmeliyiz. Bu doğrultuda, Milletlerarası Kombine Yük Nakliyeciliği Mutabakatı’nı bir an evvel imzalamalıyız. bu biçimdelikle, Hazar Geçişli Memleketler arası Doğu-Batı Orta Koridor başta olmak üzere, aramızdaki tüm yolları bu coğrafyanın ana arterleri haline getirebiliriz. Azerbaycan-Nahçıvan ilişkisi da bu manada hayati nitelik arz ediyor. Bölgenin transit ve lojistik merkez olma pozisyonundan elbet hepimiz istifade edeceğiz. Malum, Sayın Binali Yıldırım’ı Aksakallar Kurulu’na Türkiye’nin Aksakalı olarak atadık. Binali Bey’in, deneyimi ve birikimiyle ulaştırma başta olmak üzere Konsey’in çalışmalarına her alanda pahalı katkılar sağlayacağına inanıyorum. Üstlendiği bu kıymetli nazaranvde kendisine muvaffakiyetler diliyorum.”
“Dijital dönüşüme liderlik etmeliyiz”
Doruğun temasının “Yeşil Teknolojiler ve Dijital Çağda Akıllı Şehirler” olduğunu aktaran Erdoğan, etraf kirliliği ve iklim değişikliğiyle çaba mevzularında, Türkiye olarak hep hassasiyet gösterdiklerini söylemiş oldu.
Paris İklim Mutabakatı’nı onaylayıp yürürlüğe koyarak iklim değişikliğiyle uğraş ve ahenk noktasında yeni bir periyodun kapılarını açtıklarına değinen Erdoğan, şu biçimde devam etti:
“Dönem başkanlığımız mühletince bu global sorunda epey taraflı iş birliğinin geliştirilmesi için ağır efor harcayacağız. Bu adımlarımızı, bölgemizin dijital çağda etrafa en hassas biçimde inkişafı için uzun soluklu bir gayretin birinci adımı olarak nitelendiriyoruz. Önümüzdeki süreçte kentlerimizi, yeni teknolojileri ve yenilikçi yaklaşımları kullanarak ‘akıllı şehirlere’ dönüştürmeliyiz. Akıllı kent tahlillerinin temelini bilgi odaklı stratejiler ve bu stratejilerin üretimi ileri seviyeli teknolojiler oluşturacaktır. Ulusal Yapay Zeka Stratejimizi geliştirerek, bu doğrultuda bir üst basamağa çıkacak adımı attık. Stratejimizi teşkilatımıza da teşmil ederek, müşterek bir saydam ve iştirakçi Yapay Zeka Portalı’nın tesisi için çalışmaya başlayalım istiyoruz. Teşkilat olarak bu konularda ortak siyasetler geliştirmeli ve dijital dönüşüme liderlik etmeliyiz. Bu doğrultuda, tüm paydaşlarla birlikte ‘insan odaklı’ ortak stratejik planlar oluşturmalı, dijital dönüşümün yol haritasını belirlemeliyiz. Yeşil büyümeye yönelik ortak projelere bir arada imza atmalıyız. Akıllı şehircilik alanında işgalden azat edilen Zengilan’da başlatılan atılım, Türkistan’ın kalkınması, Ahal’deki ağır faaliyetler, Budapeşte’deki uygulamalar, Kırgızistan ve Özbekistan’daki çalışmalar takdire şayandır.”
Doğal afetlerle uğraşta iş birliği
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, karşı karşıya kalınan bir başka hakikatin ise global ısınmanın da tesiriyle doğal afetlerin sayısının ve yıkıcı sonuçlarının katlanarak artması olduğunu vurgulayarak, “Bu vesileyle, yaz aylarında yaşadığımız büyük yangınların söndürülmesinde bizimle dayanışma gösteren tüm dost ülkelere teşekkür ediyorum. Doğal afetlerle uğraş noktasında da iş birliğimizi geliştirmemiz gerekiyor. Türkiye olarak bu gayeyle; arama, kurtarma ve doğal afetler daha sonrası rehabilitasyon hususlarında ortak hareket etmek üzere ‘Türk Devletleri Teşkilatı Sivil Müdafaa Mekanizması’ kurulmasını teklif ediyoruz.” diye konuştu.
Terör örgütleriyle ortak gayret
Terör örgütleriyle ortak uğraşın de gündemin değerli ögelerinden biri olması gerektiğini belirten Erdoğan, “PKK-YPG, DEAŞ ve FETÖ üzere şer odakları başta olmak üzere, terörün her türlüsüyle çabamızı sürdürmeye kararlıyız. Bu hususta iş birliğimizi artırmalıyız. Ayrıyeten İslam ve yabancı düşmanlığı üzere çağımızın vebası olan yıkıcı akımlarla çabada birlikte hareket etmeliyiz.” tabirini kullandı.
“TEKNOFEST’i gelecek sene Azerbaycan’da gerçekleştireceğiz”
Erdoğan, teşkilatın memleketler arası bir kuruluş olarak cazibe merkezi haline dönüştüğünü memnuniyetle müşahede ettiklerinin altını çizerek, konuşmasını şöyleki tamamladı:
“Bu kapsamda teşkilatımızın gözlemcilik statüsü ve paydaşlık kurma tarzlarına ait kararları da bugün kabul edeceğiz. Aile fotoğrafımızın daha da zenginleşmesi için önümüzdeki devirde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni ortamızda görmeyi canıgönülden istek ediyoruz. Türk dünyasının ayrılmaz bir kesimi olan Kıbrıs Türklerinin maruz bırakıldığı tecrit ve ambargonun hafifçeletilmesinde değerli desteklerinize güveniyorum. Periyot Başkanlığımızda Dünya Göçebe Oyunlarının dördüncüsüne de mesken sahipliği yapacağız. İkincisini mart ayında düzenleyeceğimiz Antalya Diplomasi Forumu’na hepinizi bilhassa davet ediyorum. Dört yıldır ülkemizde muvaffakiyetle düzenlenen TEKNOFEST’i gelecek sene Azerbaycan’da gerçekleştireceğiz. TEKNOFEST’in önümüzdeki senelerda öbür kardeş ülkelerde de düzenlenmesi yararlı olacaktır. Bu kanılarla sözlerime son verirken, birliğimizin tarihi dönüm noktalarından biri olan zirvemizin hayırlara vesile olmasını diliyorum. Genel Sekreter Bağdat Beyefendi ve sekretarya başta olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.”
Erdoğan, “Aile Meclisimizin, Kadirli Doğanım Sayın Berdimuhammedov’un da gözlemci olarak iştirakiyle ikmalinden farklı bir memnuniyet duyuyorum.” sözlerini kullandı.
Tarihi kararlara imza atılacak doruğun ülkeleri ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını dileyen Erdoğan, devir başkanlığının devralındığı Azerbaycan’ı, salgına karşın yürüttükleri başarılı çalışmalar için tebrik etti. Erdoğan, bu sabah İstanbul’un tarihi yarımadasında, Konsey’in sekretaryasına tahsis ettikleri yeni binada üye ülke bayraklarının bir arada göndere çekilmesinin memnunluğunu paylaştıklarını lisana getirdi.
Dorukta biroldukca birincilere de şahitlik edileceğine vurgu yapan Erdoğan, konuşmasını şu biçimde sürdürdü:
“Kurumsallaşmasını geliştiren, bölgesinde ve ötesinde prestijini artıran Kurulumuzun ismini Türk Devletleri Teşkilatı olarak değiştiriyoruz. Alışılmış bu tarihi değişikliğin yalnızca kelamda kalmaması, fiiliyata da dönüşmesi gerekiyor. Gerek sekretaryanın yapısı ve çalışma yöntemleri gerek siyasi, iktisadi ve toplumsal dayanışmamız aile meclisimizin örgüt niteliğini yansıtmalıdır. Ülkelerimizi ve bölgemizi ilgilendiren sorunları ve fırsatları istişare etmek için teşkilatımızdan daha fazla yaralanmalıyız. Bu manada, Dışişleri Bakanlarımızın 27 Eylül’de Afganistan konusunda yaptıkları olağanüstü toplantı bir birincisi teşkil etmiştir. Türk Devletleri Teşkilatı olarak Gözlemci Üyemiz Macaristan’la birlikte salgın karşısında verdiğimiz ortak çaba de bir başka muvaffakiyet örneğidir. Bugün ayrıyeten kıymetli katkılarınızla hazırlanan Türk Dünyası 2040 Vizyon Belgesi’ni uygulamaya alacağız. Bu doküman, ufkumuzun yalnızca üye ülkelerle sonlu kalmadığını gösterecek, barış, huzur ve refahı tüm bölgemize yayma irademizin tezahürü olacaktır.”
Siyasi ve toplumsal dayanışmada olduğu üzere iktisadi ve ticari iş birliğini de müşterek adımlarla çeşitlendirmek ve güçlendirmek durumunda olduklarını belirten Erdoğan, toplam ticaret hacminin yaklaşık 21 milyar dolar seviyesinde seyrettiğini, bu sayının, dünyanın geri kalanıyla olan toplam ticaret hacminin yalnızca bir daha yaklaşık yüzde 3’üne tekabül ettiğini anlattı.
“Dilde, fikirde, amelde birlik” anlayışıyla bu sayının yüzde 10’lara taşınması gerektiğini lisana getiren Erdoğan, konuşmasını şu biçimde sürdürdü:
“Hem ticaretimizi hem karşılıklı yatırımlarımızı hızla artırmalıyız. Ülkelerimiz içindeki ticaretin önündeki tarife dışı tüm manileri kaldırmalıyız. Bu niyetle Ticareti Kolaylaştırma Strateji Belgesi’nin imzalanmasına bilhassa kıymet veriyorum. Lakin, kara, hava ve deniz yollarıyla birbirimize sıkı sıkıya bir biçimde bağlanamazsak, istediğimiz sonuçları elde edemeyiz. Transit geçiş evraklarını artık gündemimizden çıkarmalı, gümrük mevzuat ve uygulamalarımızı uyumlaştırmalı, geçiş fiyatlarını rekabetçi bir seviyeye çekmeliyiz. Bu doğrultuda, Milletlerarası Kombine Yük Nakliyeciliği Mutabakatı’nı bir an evvel imzalamalıyız. bu biçimdelikle, Hazar Geçişli Memleketler arası Doğu-Batı Orta Koridor başta olmak üzere, aramızdaki tüm yolları bu coğrafyanın ana arterleri haline getirebiliriz. Azerbaycan-Nahçıvan ilişkisi da bu manada hayati nitelik arz ediyor. Bölgenin transit ve lojistik merkez olma pozisyonundan elbet hepimiz istifade edeceğiz. Malum, Sayın Binali Yıldırım’ı Aksakallar Kurulu’na Türkiye’nin Aksakalı olarak atadık. Binali Bey’in, deneyimi ve birikimiyle ulaştırma başta olmak üzere Konsey’in çalışmalarına her alanda pahalı katkılar sağlayacağına inanıyorum. Üstlendiği bu kıymetli nazaranvde kendisine muvaffakiyetler diliyorum.”
“Dijital dönüşüme liderlik etmeliyiz”
Doruğun temasının “Yeşil Teknolojiler ve Dijital Çağda Akıllı Şehirler” olduğunu aktaran Erdoğan, etraf kirliliği ve iklim değişikliğiyle çaba mevzularında, Türkiye olarak hep hassasiyet gösterdiklerini söylemiş oldu.
Paris İklim Mutabakatı’nı onaylayıp yürürlüğe koyarak iklim değişikliğiyle uğraş ve ahenk noktasında yeni bir periyodun kapılarını açtıklarına değinen Erdoğan, şu biçimde devam etti:
“Dönem başkanlığımız mühletince bu global sorunda epey taraflı iş birliğinin geliştirilmesi için ağır efor harcayacağız. Bu adımlarımızı, bölgemizin dijital çağda etrafa en hassas biçimde inkişafı için uzun soluklu bir gayretin birinci adımı olarak nitelendiriyoruz. Önümüzdeki süreçte kentlerimizi, yeni teknolojileri ve yenilikçi yaklaşımları kullanarak ‘akıllı şehirlere’ dönüştürmeliyiz. Akıllı kent tahlillerinin temelini bilgi odaklı stratejiler ve bu stratejilerin üretimi ileri seviyeli teknolojiler oluşturacaktır. Ulusal Yapay Zeka Stratejimizi geliştirerek, bu doğrultuda bir üst basamağa çıkacak adımı attık. Stratejimizi teşkilatımıza da teşmil ederek, müşterek bir saydam ve iştirakçi Yapay Zeka Portalı’nın tesisi için çalışmaya başlayalım istiyoruz. Teşkilat olarak bu konularda ortak siyasetler geliştirmeli ve dijital dönüşüme liderlik etmeliyiz. Bu doğrultuda, tüm paydaşlarla birlikte ‘insan odaklı’ ortak stratejik planlar oluşturmalı, dijital dönüşümün yol haritasını belirlemeliyiz. Yeşil büyümeye yönelik ortak projelere bir arada imza atmalıyız. Akıllı şehircilik alanında işgalden azat edilen Zengilan’da başlatılan atılım, Türkistan’ın kalkınması, Ahal’deki ağır faaliyetler, Budapeşte’deki uygulamalar, Kırgızistan ve Özbekistan’daki çalışmalar takdire şayandır.”
Doğal afetlerle uğraşta iş birliği
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, karşı karşıya kalınan bir başka hakikatin ise global ısınmanın da tesiriyle doğal afetlerin sayısının ve yıkıcı sonuçlarının katlanarak artması olduğunu vurgulayarak, “Bu vesileyle, yaz aylarında yaşadığımız büyük yangınların söndürülmesinde bizimle dayanışma gösteren tüm dost ülkelere teşekkür ediyorum. Doğal afetlerle uğraş noktasında da iş birliğimizi geliştirmemiz gerekiyor. Türkiye olarak bu gayeyle; arama, kurtarma ve doğal afetler daha sonrası rehabilitasyon hususlarında ortak hareket etmek üzere ‘Türk Devletleri Teşkilatı Sivil Müdafaa Mekanizması’ kurulmasını teklif ediyoruz.” diye konuştu.
Terör örgütleriyle ortak gayret
Terör örgütleriyle ortak uğraşın de gündemin değerli ögelerinden biri olması gerektiğini belirten Erdoğan, “PKK-YPG, DEAŞ ve FETÖ üzere şer odakları başta olmak üzere, terörün her türlüsüyle çabamızı sürdürmeye kararlıyız. Bu hususta iş birliğimizi artırmalıyız. Ayrıyeten İslam ve yabancı düşmanlığı üzere çağımızın vebası olan yıkıcı akımlarla çabada birlikte hareket etmeliyiz.” tabirini kullandı.
“TEKNOFEST’i gelecek sene Azerbaycan’da gerçekleştireceğiz”
Erdoğan, teşkilatın memleketler arası bir kuruluş olarak cazibe merkezi haline dönüştüğünü memnuniyetle müşahede ettiklerinin altını çizerek, konuşmasını şöyleki tamamladı:
“Bu kapsamda teşkilatımızın gözlemcilik statüsü ve paydaşlık kurma tarzlarına ait kararları da bugün kabul edeceğiz. Aile fotoğrafımızın daha da zenginleşmesi için önümüzdeki devirde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni ortamızda görmeyi canıgönülden istek ediyoruz. Türk dünyasının ayrılmaz bir kesimi olan Kıbrıs Türklerinin maruz bırakıldığı tecrit ve ambargonun hafifçeletilmesinde değerli desteklerinize güveniyorum. Periyot Başkanlığımızda Dünya Göçebe Oyunlarının dördüncüsüne de mesken sahipliği yapacağız. İkincisini mart ayında düzenleyeceğimiz Antalya Diplomasi Forumu’na hepinizi bilhassa davet ediyorum. Dört yıldır ülkemizde muvaffakiyetle düzenlenen TEKNOFEST’i gelecek sene Azerbaycan’da gerçekleştireceğiz. TEKNOFEST’in önümüzdeki senelerda öbür kardeş ülkelerde de düzenlenmesi yararlı olacaktır. Bu kanılarla sözlerime son verirken, birliğimizin tarihi dönüm noktalarından biri olan zirvemizin hayırlara vesile olmasını diliyorum. Genel Sekreter Bağdat Beyefendi ve sekretarya başta olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.”