TerraNova
New member
CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Genel Merkezi’nde CHP Bayan Kolları’nın düzenlediği Bayan İstihdamı Buluşması’na katıldı. Kılıçdaroğlu çabucak sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
TÜİK Başkanı’nın değişmesinin akabinde TÜİK’in yıllık enflasyonu yüzde 48,69 olarak açıklaması ile ilgili soruya Kılıçdaroğlu, şu cevabı verdi:
“TÜİK Başkanı’nın değişimi ile ne kadar ilgisi var, onu bilmiyorum. Açıklanan sayı düşük bir sayı. ENAG’ın deklare ettiğı sayı, bunun hayli daha üstünde. Pazara gidince fiyatları aslına bakarsanız görüyorsunuz. Elektrik faturaları bunun en net açık delilidir. Yüzde 127 elektriğe fatura gelmiş fakat enflasyon oranına bakıyorsunuz yüzde 49, 48 ya da 50 civarında. Gerçeği yansıtmıyor. Gerçek mutfakta.”
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin “Enflasyonda yüzde 50 düzeylerini bakılırsaceğimizi düşünmüyorum.” kelamlarının anımsatılması üzerine Kılıçdaroğlu, “Yanılmamış. TÜİK onun istediği biçimde karşılık vermiş. 50’nin biraz altında göstermiş. Nebati Beyefendi üzülmesin diye.” dedi.
Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Avrupa Kurulu Bakanlar Komitesi’nin iş insanı Osman Kavala’nın belgesini AİHM’e havale etmesi ile ilgili, “Bizim mahkemelerimizi tanımayanları biz tanımayız.” kelamlarının anımsatılması üzerine şunları söylemiş oldu:
Bu açıklama Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin prestijine darbe vuran bir açıklamadır. Bu açıklama şunu gösteriyor: Bizim ülkemizde Anayasa yok, hukuk yok, yasalar yok. Biz memleketler arası kontratları tanımayız. Biz yalnızca kendi ülkemizde, ülkemizi dilediğimiz üzere yönetir ve dilek ettiğimiz mahkemeden, dilek ettiğimiz sonucu çıkartırız manasına geliyor. Siz bir Anayasa yapmışsanız. Anayasa’da düzenlemeler var ise. O Anayasa’ya göre Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına uyacaksanız, siz bunu mecburî olarak bütün yargının uygulaması gerekiyor, demeniz gerekirken; ‘Hayır biz bunlara uymayacağız’ demeniz, bizim ülkemizde otoriter idare var, ben ülkemi istediğim üzere yönetirim. Siz ne derseniz deyin’ manası çıkar.
Bu Türkiye’nin prestijine, bugüne kadar süren bizim demokrasi çabamıza vurulmuş önemli bir darbedir. Bunu kimsenin unutmaması lazım. Söyleyen kişinin de unutmaması lazım. Bu ülkede demokrasinin olmadığını biz biliyoruz fakat demokrasinin olmadığını Erdoğan bütün dünyaya ilan etti. Bu da bizim açımızdan kritik bir müddetç.”
Erdoğan’ın Trabzon’daki açılış merasiminde sahneye çıkardığı çocuk ile ilgili soruya Kılıçdaroğlu, “Sevgili evladımızı epey seviyorum gözlerinden öpüyorum. Hiç kimse merak etmesin.” cevabını verdi. (ANKA)
TÜİK Başkanı’nın değişmesinin akabinde TÜİK’in yıllık enflasyonu yüzde 48,69 olarak açıklaması ile ilgili soruya Kılıçdaroğlu, şu cevabı verdi:
“TÜİK Başkanı’nın değişimi ile ne kadar ilgisi var, onu bilmiyorum. Açıklanan sayı düşük bir sayı. ENAG’ın deklare ettiğı sayı, bunun hayli daha üstünde. Pazara gidince fiyatları aslına bakarsanız görüyorsunuz. Elektrik faturaları bunun en net açık delilidir. Yüzde 127 elektriğe fatura gelmiş fakat enflasyon oranına bakıyorsunuz yüzde 49, 48 ya da 50 civarında. Gerçeği yansıtmıyor. Gerçek mutfakta.”
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin “Enflasyonda yüzde 50 düzeylerini bakılırsaceğimizi düşünmüyorum.” kelamlarının anımsatılması üzerine Kılıçdaroğlu, “Yanılmamış. TÜİK onun istediği biçimde karşılık vermiş. 50’nin biraz altında göstermiş. Nebati Beyefendi üzülmesin diye.” dedi.
Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Avrupa Kurulu Bakanlar Komitesi’nin iş insanı Osman Kavala’nın belgesini AİHM’e havale etmesi ile ilgili, “Bizim mahkemelerimizi tanımayanları biz tanımayız.” kelamlarının anımsatılması üzerine şunları söylemiş oldu:
Bu açıklama Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin prestijine darbe vuran bir açıklamadır. Bu açıklama şunu gösteriyor: Bizim ülkemizde Anayasa yok, hukuk yok, yasalar yok. Biz memleketler arası kontratları tanımayız. Biz yalnızca kendi ülkemizde, ülkemizi dilediğimiz üzere yönetir ve dilek ettiğimiz mahkemeden, dilek ettiğimiz sonucu çıkartırız manasına geliyor. Siz bir Anayasa yapmışsanız. Anayasa’da düzenlemeler var ise. O Anayasa’ya göre Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına uyacaksanız, siz bunu mecburî olarak bütün yargının uygulaması gerekiyor, demeniz gerekirken; ‘Hayır biz bunlara uymayacağız’ demeniz, bizim ülkemizde otoriter idare var, ben ülkemi istediğim üzere yönetirim. Siz ne derseniz deyin’ manası çıkar.
Bu Türkiye’nin prestijine, bugüne kadar süren bizim demokrasi çabamıza vurulmuş önemli bir darbedir. Bunu kimsenin unutmaması lazım. Söyleyen kişinin de unutmaması lazım. Bu ülkede demokrasinin olmadığını biz biliyoruz fakat demokrasinin olmadığını Erdoğan bütün dünyaya ilan etti. Bu da bizim açımızdan kritik bir müddetç.”
Erdoğan’ın Trabzon’daki açılış merasiminde sahneye çıkardığı çocuk ile ilgili soruya Kılıçdaroğlu, “Sevgili evladımızı epey seviyorum gözlerinden öpüyorum. Hiç kimse merak etmesin.” cevabını verdi. (ANKA)