TerraNova
New member
CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara’da Zübeyde Hanım Toplumsal Tesisi’nde şehit yakınları ve gazilerle bir ortaya geldikten daha sonra basının sorularını yanıtladı.
Kılıçdaroğlu’nun, “Kürt sıkıntısını çözmek için HDP’yi adres gösterdiği” açıklamasına MHP Genel Lideri Devlet Bahçeli’nin “HDP’yi legal organ görmek demek PKK’yı muhatap almak demektir. Kürt sorunu diye bir sorun yoktur.” cevabını kıymetlendirdi.
Kılıçdaroğlu, şunları söylemiş oldu:
“Samimi ve dürüst olmak zorundadır, her siyasetçi. Şayet millete hizmet edeceksek, her siyasetçinin samimi ve dürüst olmazı lazım. Bu ülkenin problemleri var mı, evet meseleleri var. Sıkıntılar kronikleşmiş. Bugüne kadar çözülmemiş. Bir sorun var ise, sorunu çözecek olan organ TBMM. TBMM’den daha büyük güç yoktur. Ulusal Kurtuluş Savaşı’nı veren meclis TBMM’dir. ötürüsıyla adres şu biçimdeydi, bu biçimdeydi. Türkiye’de dünya kadar sorun var. Biz problemlerden korkmuyoruz. CHP’nin Genel Lideri olarak da bütün millete açık ve net söylüyorum. Sizin oylarınızdan fazlaca meselelerinize talibim. Bu meseleleri samimi ve dürüst olarak çözeceğim. Bu ülkeye huzuru ve barışı bir arada getireceğiz. Dostlarımızla birlikte getireceğiz. Kâfi artık bu millet bıktı, hengameden bıktı. Açlık var, sefalet var, yoksulluk var. Öğrenciler mezun olmuş yurt bulamıyor, yaptıkları tartışmalara bak. Bu tartışmalar Türkiye’yi kısır bir müddetcin içine sokar. Dürüst ve namuslu, ahlaklı olan siyasetçi doğruları her yerde, her ortamda dillendirmek zorundadır. Ben de bunu dillendiriyorum. Sorun var, evet. Bu sorun nerede çözülecek, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde çözülecek. Bu kadar açık, bu kadar net.
“El kaldırmasın”
Öbür genel lideri şunu söylemiş, şu genel lider bunu söylemiş. bu biçimde o sayın genel lidere söyleyelim. HDP’nin TBMM Başkanvekilliği yaptığı vakit el kaldırıp, kelam istemesinler. El kaldırıp kelam istiyorlarsa, nasıl el kaldırıp kelam istiyorlar. Biraz dediğiniz şeylerin mantığı olur.
Hiç kimseyi düşmanlaştırmak üzere bir niyetimiz yok. Bu ülkede 83 milyonun huzur ortasında yaşamasını istiyoruz. Onu düşmanlaştır, bunu düşmanlaştır, kamplaşma yap. Bu kadar sıkıntı varken, bunların öteki kederi mi yok? Çocuklar yatağa aç giriyor.
Sen 20 yıldır Türkiye Cumhuriyeti’nde misyon yapıyorsun, yönetiyorsun Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni; 20 yılda yurt sıkıntısını çözemedin. Bir yılda çözülecek sorunu çözemedin. Artık kalkmış bana bir sürü laf ediyorlar. İstediklerini etsinler. bir daha kelam veriyorum. Bu ülkenin bütün sıkıntılarını çözmeye kararlıyım. Dostlarımızla birlikte çözeceğiz, bütün meselelerini. Meselelerle boğuşan değil, nefes alan bir Türkiye’ye gereksinimimiz var. ‘Nereye gidiyor bu memleketin hali’ diye sormayacak vatandaş. O problemlerden sıyrılacak, görkemli, hoş, ahlaklı, pak bir siyaseti ve onun büyüttüğü Türkiye’yi goreceğiz, gayemiz bu.”
Kılıçdaroğlu’nun, “Kürt sıkıntısını çözmek için HDP’yi adres gösterdiği” açıklamasına MHP Genel Lideri Devlet Bahçeli’nin “HDP’yi legal organ görmek demek PKK’yı muhatap almak demektir. Kürt sorunu diye bir sorun yoktur.” cevabını kıymetlendirdi.
Kılıçdaroğlu, şunları söylemiş oldu:
“Samimi ve dürüst olmak zorundadır, her siyasetçi. Şayet millete hizmet edeceksek, her siyasetçinin samimi ve dürüst olmazı lazım. Bu ülkenin problemleri var mı, evet meseleleri var. Sıkıntılar kronikleşmiş. Bugüne kadar çözülmemiş. Bir sorun var ise, sorunu çözecek olan organ TBMM. TBMM’den daha büyük güç yoktur. Ulusal Kurtuluş Savaşı’nı veren meclis TBMM’dir. ötürüsıyla adres şu biçimdeydi, bu biçimdeydi. Türkiye’de dünya kadar sorun var. Biz problemlerden korkmuyoruz. CHP’nin Genel Lideri olarak da bütün millete açık ve net söylüyorum. Sizin oylarınızdan fazlaca meselelerinize talibim. Bu meseleleri samimi ve dürüst olarak çözeceğim. Bu ülkeye huzuru ve barışı bir arada getireceğiz. Dostlarımızla birlikte getireceğiz. Kâfi artık bu millet bıktı, hengameden bıktı. Açlık var, sefalet var, yoksulluk var. Öğrenciler mezun olmuş yurt bulamıyor, yaptıkları tartışmalara bak. Bu tartışmalar Türkiye’yi kısır bir müddetcin içine sokar. Dürüst ve namuslu, ahlaklı olan siyasetçi doğruları her yerde, her ortamda dillendirmek zorundadır. Ben de bunu dillendiriyorum. Sorun var, evet. Bu sorun nerede çözülecek, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde çözülecek. Bu kadar açık, bu kadar net.
“El kaldırmasın”
Öbür genel lideri şunu söylemiş, şu genel lider bunu söylemiş. bu biçimde o sayın genel lidere söyleyelim. HDP’nin TBMM Başkanvekilliği yaptığı vakit el kaldırıp, kelam istemesinler. El kaldırıp kelam istiyorlarsa, nasıl el kaldırıp kelam istiyorlar. Biraz dediğiniz şeylerin mantığı olur.
Hiç kimseyi düşmanlaştırmak üzere bir niyetimiz yok. Bu ülkede 83 milyonun huzur ortasında yaşamasını istiyoruz. Onu düşmanlaştır, bunu düşmanlaştır, kamplaşma yap. Bu kadar sıkıntı varken, bunların öteki kederi mi yok? Çocuklar yatağa aç giriyor.
Sen 20 yıldır Türkiye Cumhuriyeti’nde misyon yapıyorsun, yönetiyorsun Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni; 20 yılda yurt sıkıntısını çözemedin. Bir yılda çözülecek sorunu çözemedin. Artık kalkmış bana bir sürü laf ediyorlar. İstediklerini etsinler. bir daha kelam veriyorum. Bu ülkenin bütün sıkıntılarını çözmeye kararlıyım. Dostlarımızla birlikte çözeceğiz, bütün meselelerini. Meselelerle boğuşan değil, nefes alan bir Türkiye’ye gereksinimimiz var. ‘Nereye gidiyor bu memleketin hali’ diye sormayacak vatandaş. O problemlerden sıyrılacak, görkemli, hoş, ahlaklı, pak bir siyaseti ve onun büyüttüğü Türkiye’yi goreceğiz, gayemiz bu.”