TerraNova
New member
KADEM İnovasyonda Bayan 6. Girişimcilik Kampı Ödül Töreni’nde konuşan Varank, İnovasyonda Bayan Projesi’yle “Bir fikrim var” diyen 1900 bayan girişimcinin iş fikrini kıymetlendirme bahtlarının olduğunu söylemiş oldu.
Bugüne kadar kampa katılan 173 bayan girişimciden 30’una 50’şer bin liralık sermaye dayanağı verildiğini anımsatan Varank, ayrıyeten bir sene boyunca Bilişim Vadisi ile Marmara Teknokent’te fiyatsız ofis ve hizmet kullanması dayanağı sunduklarını, fatura ya da vergi kaygısı olmadan yalnızca teşebbüslerini geliştirebilmeleri için danışmanlık hizmeti sağladıklarını belirtti.
“Yani lafla, temenni ile değil; icraatla hareket edebilmenin verdiği itimatla sizlerin karşısındayız.” diyen Varank, bayanların ekonomik toplumsal hayattaki varlıklarını güçlendirebilme konusunda saydığı bu örneklerin, yaptıklarının içerisinden sırf birkaçı olduğunu kaydetti.
Varank, dokunabildikleri kadar epey insanın hayatına dokunabilmeyi gaye edinen bir anlayışları olduğunu vurgulayarak, “Biz biliyoruz ki eforlarını desteklediğimiz bayanlar başarılı ve keyifli olduklarında aile güçlenecek. Nihayetinde de tüm toplum güçlenecek.” dedi. Varank, “Kadınlara biçilen, şiddetli vakitlerin isimsiz kahramanları olma rolünü ya da uygun bir çalışan olma rolünü biz kabul etmiyoruz. Madem dünya iktisadının itici gücü artık girişimcilik; bayanların da başarılı teşebbüsçüler olarak karşımıza çıkmalarını istiyoruz. İnanıyoruz ki daha uygun bir Türkiye hayalini en düzgün bayanlar kurabilir.” tabirlerini kullandı.
Ar-Ge tasarım merkezleri ile teknoparklara, yüzde 50 uzaktan çalışma
Bakan Varank, teknoparkların, bayan istihdamının gelişmesine de kıymetli imkanlar sunduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
“Bugün teknoparklarda 20 bine yakın bayan işçi istihdam ediliyor. Bunların büyük çoğunluğu Ar-Ge çalışanı. Doğal ben yeri gelmişken kesimin beklediği kıymetli bir muştuyu buradan duyurmak istiyorum; biliyorsunuz, bilhassa yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını daha sonrası, tüm dünyada çalışma biçimleri süratle değişti. Hem pandeminin zarurî kıldığı uzaklık birebir vakitte dijital teknolojilerin süratle gelişmesi, uzaktan çalışma süreçlerini hızlandırdı. Teknoloji yüklü firmalarda bu muhtaçlık ve değişim fazlaca daha fazla ön plana çıktı.
Pandeminin birinci gününden itibaren Bakanlık olarak bu bahiste fazlaca süratli aksiyon aldık. Çalışanların sıhhatini korumak, beraberinde firmalarımızın Ar-Ge süreçlerine devam edebilmeleri için uzaktan çalışmanın önünü açan düzenlemeleri hayata geçirdik. Bu düzenlemelerin mühleti bu ay bitiyordu. Kesimden bu düzenlemelerin sürmesi istikametinde ağır talepler geldi. Sayın Cumhurbaşkanımız hem bu talepleri birebir vakitte dünyanın bu alandaki gidişatını göz önünde bulundurup değerli karar aldı. Ar-Ge tasarım merkezleri ile teknoparklarda çalışan çalışanlar, Sayın Cumhurbaşkanımızın sonucuyla 2022 sonuna kadar yüzde 50 uzaktan çalışmaya devam edebilecekler. Uzaktan çalıştıkları müddetler, teşvik ve muafiyetler kapsamında pahalandırılacak. Bu düzenlemenin tüm dala iyi uğurlu olmasını temenni ediyorum. Ve gelelim bugün bizleri bir ortaya getiren KADEM, TÜBİTAK Marmara Teknokent, KOSGEB, Bilişim Vadisi, TOBB ETÜ ve TUBİTAK TÜSSİDE’nin paydaşları içinde yer aldığı İnovasyonda Bayan projemize… Gördüğünüz üzere Bakanlığımıza bağlı 4 farklı kurumla bu işe takviye veriyoruz zira bu işi önemsiyoruz ve lafla değil, icraatla konuşmayı seviyoruz.”
Bayanlar daha yürekli ve korkusuzlar
Bakan Varank, salgın sürecinden küçük ya da büyük tüm teşebbüs ve işletmelerin etkilendiğine dikkati çekerek, şu biçimde konuştu:
“Ama bizler bu süreçte bayanların umutlarını daha fazla sürdürmeye devam ettiklerini gördük. Bayanlar, yaptıkları işlerde daha yürekli ve korkusuzlar ancak önlerinde mahzurlar var. Bu manilerin en mühimlerinden biri de rol model eksikliği. Toplumda bayanın güçlendirilmesi için rol modellerin artması, muvaffakiyet ve başarısızlık öykülerinin daha fazla görünür olması gerekiyor. İşte bu öyküler bugün burada sizler tarafınca yazılıyor. Eminim ki bugün burada yazılan öyküler, gelecekte de hayallerini gerçeğe dönüştürmeye çalışan genç bayanlara taraf verecek.”
Dünyanın en büyük ve en yaygın teknoloji yarışlarına mesken sahipliği yapan TEKNOFEST’te bu sene farklı alanlarda çalışan genç bayanların başarılarına daima birlikte şahit olduklarını lisana getiren Varank, “Kadınların yüklü olduğu gruplar, değerli müsabakalarda önemli mükafatlar aldı. Müsabaka sebebiyle sabahlayan, arkadaşlarıyla nöbetleşerek uyku gereksinimini gidermeye çalışan parlak beyinli genç bayanların gayreti, hepimizi duygulandırdı. Bu yüzden tam başarıyı hedefliyorsak, orada mutlaka bayanlar da yer almalıdır.” değerlendirmesinde bulundu.
“Kadınların kimlik siyaseti tüccarlarına muhtaçlığı yok”
Varank, güçlenen Türkiye’nin güçlenen bayanlarının tanınan kültür gereci haline getirilen kısa günün karı sloganlara muhtaçlığı olmadığını vurgulayarak, şunları kaydetti:
“Bu sloganları ortaya atanların, bayan hakları konusundaki asıl niyetlerini çok yeterli biliyoruz. Kendi mahallelerinde çizdikleri pembe dünyaların gerisine gizledikleri bayan çığlıklarını çok düzgün biliyoruz. İş dünyasında, siyasette yer almak isteyen bayanlara yapılan birbirinden iğrenç, birbirinden edepsiz müdahaleler var. aslına bakarsan bunu inkar da etmiyorlar, ‘me too’ diyenlere bakıyorsunuz, bir daha tıpkı bireyler bunu seslendiriyor lakin ağzımızdan bunlar hatırlatılınca susmak işlerine geliyor. Emin olun bayanların bu biçimde kimlik siyaseti tüccarlarına gereksinimi yok.”
Bu programı, Türkiye’nin en esaslı sivil toplum kuruluşlarından biri olma yolunda emin adımlarla ilerleyen KADEM’le gerçekleştirdiklerini söyleyen Varank, “KADEM ne için çalışıyor? ‘Kadınlar iş hayatına adım atarken epeyce daha kuvvetli, hakları konusunda fazlaca daha bilinçlenmiş biçimde yola çıksınlar’ diye uğraşıyor. Önümüzdeki periyotta bu manada yaptıklarıyla epeyce daha fazla gündeme gelecek. Buna yürekten inanıyorum.” biçiminde konuştu.
Bakan Varank, bir iki yüzlülükten bahsetmek istediğine de dikkati çekerek, şunları söylemiş oldu:
“Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak birfazlaca sivil toplum kuruluşuyla birfazlaca proje gerçekleştiriyoruz. İşte bu ay içerisinde bir daha Türkiye’deki en kıymetli eforlardan biri olan Açık Kaynak Platformu’nun yeni kuşak yazılım okullarından birini burada açtık ve o platformun kıymetli üyeleri, daima sivil toplum kuruluşları. Bu sivil toplum kuruluşlarıyla çalıştığımızda bize muhalefetten hiç reaksiyon gelmiyor. Kimse bize ‘TÜSİAD’la şu işi niçin yaptınız, TÜSİAD’la bu işi yaptığınızda onlara bir kaynak mı aktardınız?’ diye sormuyor lakin bunun üzere İnovasyonda Bayan aktifliğini düzenlediğimizde tek tük de olsa çatlak seslerle karşılaşabiliyoruz. İşte bu programda biz sivil toplum kuruluşunun en hoş örneklerinden birisiyle bu işi hayata geçiriyoruz. Biz aslına bakarsanız verdiğimiz takviyelerin kamuoyu tarafınca, bayanlar tarafınca daha epeyce duyulmasını istiyoruz. İşte KADEM bu manada bizim orta yüzümüz, paydaşımız oluyor. Onun için bu iki yüzlülüğü de lütfen aklınızdan çıkarmayın diyorum ve sivil toplum kuruluşları içinde ayrımcılık yapmaya çalışanları da buradan yeniden uyarıyorum. Biz sivil toplum kuruluşları içinde ayrımcılık yapmıyoruz. Bu ülkede taş üstüne taş koyan kim var ise biz onlarla çalışırız, bundan daha sonra da çalışmaya devam edeceğiz.”
Bugüne kadar kampa katılan 173 bayan girişimciden 30’una 50’şer bin liralık sermaye dayanağı verildiğini anımsatan Varank, ayrıyeten bir sene boyunca Bilişim Vadisi ile Marmara Teknokent’te fiyatsız ofis ve hizmet kullanması dayanağı sunduklarını, fatura ya da vergi kaygısı olmadan yalnızca teşebbüslerini geliştirebilmeleri için danışmanlık hizmeti sağladıklarını belirtti.
“Yani lafla, temenni ile değil; icraatla hareket edebilmenin verdiği itimatla sizlerin karşısındayız.” diyen Varank, bayanların ekonomik toplumsal hayattaki varlıklarını güçlendirebilme konusunda saydığı bu örneklerin, yaptıklarının içerisinden sırf birkaçı olduğunu kaydetti.
Varank, dokunabildikleri kadar epey insanın hayatına dokunabilmeyi gaye edinen bir anlayışları olduğunu vurgulayarak, “Biz biliyoruz ki eforlarını desteklediğimiz bayanlar başarılı ve keyifli olduklarında aile güçlenecek. Nihayetinde de tüm toplum güçlenecek.” dedi. Varank, “Kadınlara biçilen, şiddetli vakitlerin isimsiz kahramanları olma rolünü ya da uygun bir çalışan olma rolünü biz kabul etmiyoruz. Madem dünya iktisadının itici gücü artık girişimcilik; bayanların da başarılı teşebbüsçüler olarak karşımıza çıkmalarını istiyoruz. İnanıyoruz ki daha uygun bir Türkiye hayalini en düzgün bayanlar kurabilir.” tabirlerini kullandı.
Ar-Ge tasarım merkezleri ile teknoparklara, yüzde 50 uzaktan çalışma
Bakan Varank, teknoparkların, bayan istihdamının gelişmesine de kıymetli imkanlar sunduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
“Bugün teknoparklarda 20 bine yakın bayan işçi istihdam ediliyor. Bunların büyük çoğunluğu Ar-Ge çalışanı. Doğal ben yeri gelmişken kesimin beklediği kıymetli bir muştuyu buradan duyurmak istiyorum; biliyorsunuz, bilhassa yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını daha sonrası, tüm dünyada çalışma biçimleri süratle değişti. Hem pandeminin zarurî kıldığı uzaklık birebir vakitte dijital teknolojilerin süratle gelişmesi, uzaktan çalışma süreçlerini hızlandırdı. Teknoloji yüklü firmalarda bu muhtaçlık ve değişim fazlaca daha fazla ön plana çıktı.
Pandeminin birinci gününden itibaren Bakanlık olarak bu bahiste fazlaca süratli aksiyon aldık. Çalışanların sıhhatini korumak, beraberinde firmalarımızın Ar-Ge süreçlerine devam edebilmeleri için uzaktan çalışmanın önünü açan düzenlemeleri hayata geçirdik. Bu düzenlemelerin mühleti bu ay bitiyordu. Kesimden bu düzenlemelerin sürmesi istikametinde ağır talepler geldi. Sayın Cumhurbaşkanımız hem bu talepleri birebir vakitte dünyanın bu alandaki gidişatını göz önünde bulundurup değerli karar aldı. Ar-Ge tasarım merkezleri ile teknoparklarda çalışan çalışanlar, Sayın Cumhurbaşkanımızın sonucuyla 2022 sonuna kadar yüzde 50 uzaktan çalışmaya devam edebilecekler. Uzaktan çalıştıkları müddetler, teşvik ve muafiyetler kapsamında pahalandırılacak. Bu düzenlemenin tüm dala iyi uğurlu olmasını temenni ediyorum. Ve gelelim bugün bizleri bir ortaya getiren KADEM, TÜBİTAK Marmara Teknokent, KOSGEB, Bilişim Vadisi, TOBB ETÜ ve TUBİTAK TÜSSİDE’nin paydaşları içinde yer aldığı İnovasyonda Bayan projemize… Gördüğünüz üzere Bakanlığımıza bağlı 4 farklı kurumla bu işe takviye veriyoruz zira bu işi önemsiyoruz ve lafla değil, icraatla konuşmayı seviyoruz.”
Bayanlar daha yürekli ve korkusuzlar
Bakan Varank, salgın sürecinden küçük ya da büyük tüm teşebbüs ve işletmelerin etkilendiğine dikkati çekerek, şu biçimde konuştu:
“Ama bizler bu süreçte bayanların umutlarını daha fazla sürdürmeye devam ettiklerini gördük. Bayanlar, yaptıkları işlerde daha yürekli ve korkusuzlar ancak önlerinde mahzurlar var. Bu manilerin en mühimlerinden biri de rol model eksikliği. Toplumda bayanın güçlendirilmesi için rol modellerin artması, muvaffakiyet ve başarısızlık öykülerinin daha fazla görünür olması gerekiyor. İşte bu öyküler bugün burada sizler tarafınca yazılıyor. Eminim ki bugün burada yazılan öyküler, gelecekte de hayallerini gerçeğe dönüştürmeye çalışan genç bayanlara taraf verecek.”
Dünyanın en büyük ve en yaygın teknoloji yarışlarına mesken sahipliği yapan TEKNOFEST’te bu sene farklı alanlarda çalışan genç bayanların başarılarına daima birlikte şahit olduklarını lisana getiren Varank, “Kadınların yüklü olduğu gruplar, değerli müsabakalarda önemli mükafatlar aldı. Müsabaka sebebiyle sabahlayan, arkadaşlarıyla nöbetleşerek uyku gereksinimini gidermeye çalışan parlak beyinli genç bayanların gayreti, hepimizi duygulandırdı. Bu yüzden tam başarıyı hedefliyorsak, orada mutlaka bayanlar da yer almalıdır.” değerlendirmesinde bulundu.
“Kadınların kimlik siyaseti tüccarlarına muhtaçlığı yok”
Varank, güçlenen Türkiye’nin güçlenen bayanlarının tanınan kültür gereci haline getirilen kısa günün karı sloganlara muhtaçlığı olmadığını vurgulayarak, şunları kaydetti:
“Bu sloganları ortaya atanların, bayan hakları konusundaki asıl niyetlerini çok yeterli biliyoruz. Kendi mahallelerinde çizdikleri pembe dünyaların gerisine gizledikleri bayan çığlıklarını çok düzgün biliyoruz. İş dünyasında, siyasette yer almak isteyen bayanlara yapılan birbirinden iğrenç, birbirinden edepsiz müdahaleler var. aslına bakarsan bunu inkar da etmiyorlar, ‘me too’ diyenlere bakıyorsunuz, bir daha tıpkı bireyler bunu seslendiriyor lakin ağzımızdan bunlar hatırlatılınca susmak işlerine geliyor. Emin olun bayanların bu biçimde kimlik siyaseti tüccarlarına gereksinimi yok.”
Bu programı, Türkiye’nin en esaslı sivil toplum kuruluşlarından biri olma yolunda emin adımlarla ilerleyen KADEM’le gerçekleştirdiklerini söyleyen Varank, “KADEM ne için çalışıyor? ‘Kadınlar iş hayatına adım atarken epeyce daha kuvvetli, hakları konusunda fazlaca daha bilinçlenmiş biçimde yola çıksınlar’ diye uğraşıyor. Önümüzdeki periyotta bu manada yaptıklarıyla epeyce daha fazla gündeme gelecek. Buna yürekten inanıyorum.” biçiminde konuştu.
Bakan Varank, bir iki yüzlülükten bahsetmek istediğine de dikkati çekerek, şunları söylemiş oldu:
“Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak birfazlaca sivil toplum kuruluşuyla birfazlaca proje gerçekleştiriyoruz. İşte bu ay içerisinde bir daha Türkiye’deki en kıymetli eforlardan biri olan Açık Kaynak Platformu’nun yeni kuşak yazılım okullarından birini burada açtık ve o platformun kıymetli üyeleri, daima sivil toplum kuruluşları. Bu sivil toplum kuruluşlarıyla çalıştığımızda bize muhalefetten hiç reaksiyon gelmiyor. Kimse bize ‘TÜSİAD’la şu işi niçin yaptınız, TÜSİAD’la bu işi yaptığınızda onlara bir kaynak mı aktardınız?’ diye sormuyor lakin bunun üzere İnovasyonda Bayan aktifliğini düzenlediğimizde tek tük de olsa çatlak seslerle karşılaşabiliyoruz. İşte bu programda biz sivil toplum kuruluşunun en hoş örneklerinden birisiyle bu işi hayata geçiriyoruz. Biz aslına bakarsanız verdiğimiz takviyelerin kamuoyu tarafınca, bayanlar tarafınca daha epeyce duyulmasını istiyoruz. İşte KADEM bu manada bizim orta yüzümüz, paydaşımız oluyor. Onun için bu iki yüzlülüğü de lütfen aklınızdan çıkarmayın diyorum ve sivil toplum kuruluşları içinde ayrımcılık yapmaya çalışanları da buradan yeniden uyarıyorum. Biz sivil toplum kuruluşları içinde ayrımcılık yapmıyoruz. Bu ülkede taş üstüne taş koyan kim var ise biz onlarla çalışırız, bundan daha sonra da çalışmaya devam edeceğiz.”